Translation of "Yanıltıcı" in English

O yanıltıcı.

It's misleading.

Ve yanıltıcı olacaktır.

and illusive.

Görünümler yanıltıcı olabilir.

Appearances can be deceptive.

Başlık biraz yanıltıcı.

The headline is somewhat misleading.

İlk izlenimler genellikle yanıltıcı olabilir.

First impressions can often be misleading.

Kulağa yanıltıcı derecede basit geliyor.

It sounds deceptively simple.

Günümüzde birçok yanıltıcı haber yazıları vardır.

There are many misleading news articles nowadays.

Tom Mary'nin yorumlarının yanıltıcı olduğunu söyledi.

- Tom said Mary's comments were misleading.
- Tom said that Mary's comments were misleading.

Tüketiciler için bir alana bir bedava kampanyasının adil ya da yanıltıcı olduğunu söylemek zor olabilir ve...

It can be hard for consumers to tell whether BOGO is fair or deceptive and often their