Translation of "Yalandan" in English

Yalandan tiksinir.

He really hates lies.

Bizi yalandan gerçeğe götür.

Lead us from falsehood to truth.

Gerçek bir yalandan daha can sıkıcı olabilir.

The truth can be more painful than a lie.

Bu bir yalandan başka bir şey değil.

That's nothing but a lie!

Acı gerçek, tatlı bir yalandan daha iyidir.

Better the bitter truth than a sweet lie.

Tom'un yalandan olduğu kadar aptal olmadığından oldukça eminim.

I'm pretty sure Tom isn't as stupid as he pretends to be.

Yalandan yardım isteyen çocuğun hikayesini hiç duydun mu?

Have you ever heard the story of the boy who cried wolf?

- Okuyormuş gibi yaptığı belliydi.
- Yalandan okuyor gibi yaptığı anlaşılıyordu.

I could tell he was only pretending to read.

- Hasta olduğunu söyledi, ki yalandı.
- Yalandan hasta olduğunu söyledi.

- He said he was ill, which was a lie.
- She said she was sick, which was a lie.