Translation of "Eminim" in Arabic

0.025 sec.

Examples of using "Eminim" in a sentence and their arabic translations:

Eminim.

أنا متأكد.

Yanıldığına eminim.

- أنا متأكد أنكَ مخطئ.
- أنا متأكدة أنكِ مخطئة.

Ben eminim.

أنا واثق من نفسي.

İyi olacağıma eminim.

أنا متأكد أني سأكون بخير.

Tom'un sıkıldığından eminim.

أنا متأكد أن توم ممل.

Haklı olduğundan eminim.

- أنا متأكد أنكَ محق.
- أنا متأكدة أنكَ محق.
- أنا متأكد أنكِ محقة.

Ben onun başarısından eminim.

متأكد من نجاحه.

Tom'un sözünü unutmadığından eminim.

أنا متأكد من أن توم لم ينسَ وعده.

Bir çözüm bulacağız, eminim.

متأكّد من أننا سنجد حلّا.

Onun işini bırakacağından eminim.

أنا متأكد أنه سيستقيل من منصبه.

Tom'un onu yapacağından eminim.

متأكد بأن توم سيفعل ذلك.

Neşelen! Bizi kurtaracaklarından eminim.

ابتهج! أنا متأكد من أنهم سوف ينقذونا.

Eminim her şey iyi olacak.

لأني سأكون واثقة أنه على ما يرام.

Onu daha önce gördüğümden eminim.

أنا واثق أني رأيتهُ من قبل.

Onun yakında geri geleceğinden eminim.

أنا متأكد من أنها ستعود قريباً.

Onun yakında geri döneceğinden eminim.

أنا متأكد من أنها ستعود قريباً.

Hemen pes etme. Yapabileceğinden eminim.

لا تستسلم، أنا متأكد/متأكدة أنك تستطيع/تستطيعين فعل ذلك.

Tom'un yakında burada olacağından eminim.

- أنا متأكد أن توم سيكون هنا قريباً.
- أنا متأكدة أن توم سيكون هنا قريباً.

Tom'un onu yapmayı planladığından eminim.

متأكد بأن توم يخطط لفعل ذلك.

Tom'un bize gerçeği söyleyeceğinden eminim.

متأكد بأن توم سيخبرنا بالحقيقة.

Tom'un onu asla yapmayacağından eminim.

متأكد أن توم لن يفعل ذلك.

Sami'nin Arapça konuşamayacağına oldukça eminim.

أنا متأكّد أنّ سامي لا يستطيع تكلّم العربيّة.

Dürüst olalım, eminim hepimiz Cadılar Bayramı'nda

لنتكلم بصراحة؛ فأنني متأكد

Bu okyanus manzarasına aşina olduğunuzdan eminim,

أعتقد أنكم معتادون على منظر المحيطات هذا،

Bir şekilde onu yapabileceğimden oldukça eminim.

أنا متأكد أني أستطيع أن أفعل هذا بطريقة أو بأخري.

eminim ki bu alıştırmaları yaptıktan sonra

فأنا متأكد من أنه بعد عمل هذه التمارين

Eğlenceli olduğuna eminim ama yapamam, yapmıyorum.

أنا متأكد أنها ممتعة٬ لا أستطيع فعلها. لن أفعلها.

Rüşvet içermeyen bir seçenek olduğuna eminim.

أنا واثق أنه ثمة هناك خيار لا يتطلب تقديمة رشوة.

Tom'un öyle bir şey yapmayacağından eminim.

متأكد أن توم لن يفعل شيئا كهذا.

eminim ki benim hakkımda ilk izleniminizi oluşturmuşsunuzdur.

أراهن أنكم شكلتم انطباعكم الأول عني.

şimdi eminim mutlu bir ilişki yaşıyor olurdu ...

أنا متأكد أنها كانت لتستمتع الآن بعلاقة سعيدة...

Tom için güzel bir hediye bulacağımdan eminim.

أنا متأكد أني سأجد هدية جيدة لتوم.

Onu daha önce bir yerde gördüğüme eminim.

متأكّد أني رأيته قبلا في مكان ما.

Bu kitabın size çok faydalı olacağına eminim.

أنا على ثقة من أن هذا الكتاب سيكون ذا فائدة عظيمة لك.

Moderatör: Nick, eminim bu soruyu çok fazla duyuyorsundur.

المُحاوِرة: حسنًا، نيك، أنا مُتأكدة من أنك تتلقى هذا السؤال كثيرًا.

Eminim ki bu çoğumuzun daha çok dikkatini çeker.

أنا متأكد أن هذا سيجلب انتباه العديد منّا.

Bundan eminim çünkü öncesinde bu hep böyle oldu.

أعلم لأن ذلك كان يحدث طوال الوقت!

Tom'un onun için yaptığın her şeyi takdir ettiğinden eminim.

متأكّد بأنّ توم سيقدّر كلّ ما فعلته له.

Ve eminim ki herkesin şarkıyı söylemesi onu çok mutlu eder.

وأنا متأكد أنها ستفرح حين تسمع الجميع يغني معًا.