Translation of "Uymaz" in English

Bu ayakkabılar uymaz.

These shoes don't fit.

Maalesef bu anahtar uymaz.

- I'm afraid this key does not fit.
- I'm afraid this key doesn't fit.

Bu tapa şişeye uymaz.

This stopper does not fit the bottle.

Bu ayakkabılar ayaklarıma uymaz.

- These shoes don't fit my feet.
- This pair of shoes doesn't fit me.

Tom asla tavsiyeme uymaz.

Tom never follows my advice.

O şapka bana uymaz.

That hat doesn't fit me.

Bu dizayn benim zevkime uymaz.

This design doesn't suit my taste.

Yeni öğrenci okulda buraya uymaz.

The new student does not fit in here at school.

Tom kurallara her zaman uymaz.

Tom doesn't always obey the rules.

Avrupa'nın elektrik fişleri buradakine uymaz.

European plugs don't work here.

Sanırım biraz uyur uymaz hepimiz daha iyi hissederiz.

- I think we'll all feel better once we get a little sleep.
- I think that we'll all feel better once we get a little sleep.

O çocuk tamamen deli. O hiç kurallara uymaz.

- That boy is completely crazy. He doesn't follow any of the rules.
- That boy is completely nuts. He doesn't follow any rules.

- Bu işler bana göre değil.
- Bu işler bana uymaz.

I'm not cut out for all this.

- Bu işler bana göre değil.
- Bu işler bana uymaz.
- Bu olay bana çok ters.

I'm not cut out for all this.