Translation of "Sorarım" in English

Yerinde olsam ona sorarım.

- I should ask him if I were you.
- I would ask him if I were you.
- If I were you, I'd ask him.

Eğer istersen Tom'a sorarım.

I'll ask Tom if you like.

Ben doktoruma sorular sorarım.

I ask questions to my doctor.

Eğer istersen onlara sorarım.

I'll ask them if you like.

Eğer istersen ona sorarım.

I'll ask him if you like.

Ben bir sürü soru sorarım.

I ask a lot of questions.

- Soracağım.
- Bir sorayım.
- Ben sorarım.

I'll ask.

- Senin için Tom'a sorarım.
- Tom'a sizin için soracağım.

I'll ask Tom for you.

- Yerinde olsam ona sorarım.
- Senin yerinde olsaydım, ona sorardım.

- I would ask him if I were you.
- If I were you, I'd ask him.

Bu cümle, dünyanın sonuna kadar hayatta kalacak mı diye kendime sorarım.

I ask myself if this sentence will survive till the end of the world.