Translation of "Sofistike" in English

O sofistike.

She is sophisticated.

O çok sofistike.

She's very sophisticated.

O zeki ve sofistike.

She's intelligent and sophisticated.

Tom daha sofistike oluyor.

Tom is becoming more sophisticated.

Bu sofistike bir enstrümandır.

This is a sophisticated instrument.

Çok sofistike silahlar yapıyorlar.

They're making very sophisticated weapons.

Mary sofistike bir hanımefendi.

Mary is a sophisticated lady.

Tom oldukça sofistike görünüyor.

Tom looks quite sophisticated.

Ben asla sofistike değildim.

I never was sophisticated.

Yaşına göre oldukça sofistike görünüyor.

He looks quite sophisticated for his age.

Tom oldukça sofistike bir adam.

Tom is a pretty sophisticated guy.

Tom'un sofistike olduğunu düşünüyor musun?

Do you think Tom is sophisticated?

Mühendis sofistike sistemi nasıl çalıştırılacağını gösterdi.

The engineer demonstrated how to operate the sophisticated system.

- Tom çok bilgili.
- Tom çok sofistike.

- Tom's very sophisticated.
- Tom is very sophisticated.

Tom sofistike biri ama Mary değil.

Tom is sophisticated, but Mary isn't.

Onların bu kadar sofistike bir şeyi yok.

They've got nothing this sophisticated.

O sofistike insanlar arasında kendimi tamamen rahatsız hissettim.

I felt utterly out of place among those sophisticated people.

Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor.

Modern finance is becoming increasingly complicated and sophisticated.