Translation of "Penceresinin" in English

0.002 sec.

Examples of using "Penceresinin" in a sentence and their english translations:

Tom penceresinin dışında duran birini gördü.

Tom saw someone standing outside his window.

Onun penceresinin dışındaki gürültü onun uyumasını engelledi.

The noise outside his window prevented him from sleeping.

Tom'un yatak odası penceresinin dışında ayak izleri vardı.

There were footprints outside Tom's bedroom window.

Tom, penceresinin dışında cıvıl cıvıl kuş sesleri duyabiliyordu.

Tom could hear birds chirping outside his window.

Ben sık sık yatak odamın penceresinin dışında güvercinlerin öttüğünü duyabiliyorum.

I can often hear pigeons cooing outside my bedroom window.

- Penceresinin dışındaki gürültüden dolayı o uyuyamadı.
- Pencereden gelen ses yüzünden uyuyamadı.

He couldn't sleep because of the noise outside his window.

Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.

The police couldn't find any footprints outside Tom's bedroom window.