Translation of "Kuş" in English

- Kuş göktedir.
- Kuş gökte
- Kuş gökyüzündedir.

The bird is in the sky.

- Kuş yaralandı.
- Kuş yaralıydı.
- Kuş yaralı idi.

The bird was injured.

Kuş uçamaz."

the bird will not fly."

Kuş yuvasında.

The bird is in its nest.

Kuş dönmedi.

The bird has not returned.

Kuş kelimedir.

Bird is the word.

Kuş öldü.

The bird is dead.

Güzel kuş!

Beautiful bird!

Kuş uçuyor.

The bird flies.

Kuş, gökyüzündedir.

The bird is in the sky.

Kuş göktedir.

The bird is in the sky.

Kuş cennette.

The bird is in heaven.

- Bir kuş çiziyorum.
- Ben bir kuş çiziyorum.

- I am drawing a bird.
- I'm drawing a bird.

Kuş kanatlarını açıyor.

The bird spread its wings.

Kuş uzağa gitti.

The bird went far away.

Her kuş ötemez.

Not every bird can sing.

Bu kuş uçamaz.

- This bird cannot fly.
- This bird can't fly.

Kuş kanatlarını çırptı.

The bird flapped its wings.

Bu kuş uçabilir.

This bird can fly.

Bir kuş çizemem.

I can't draw a bird.

Kuş solucanları arıyordu.

The bird was looking for worms.

Kuş, ormana uçtu.

The bird flew into the woods.

Kuş ne renk?

What colour is the bird?

Kuş uçup gitti.

The bird flew away.

O kuş uçmaz.

That bird doesn't fly.

Kuş ötüşü hoştu.

The birdsong was pleasant.

O kuş nedir?

- What's that bird?
- What kind of bird is this?
- What kind of bird is that?

Bir kuş uçabilir.

A bird can fly.

Kuş gözlemciliğini severim.

I love bird watching.

O bir kuş.

It's a bird.

Bu kuş güzel.

- This bird is beautiful.
- This bird is pretty.

Hangi kuş uçamaz?

- Which bird can not fly?
- What bird cannot fly?

- O bir kuş mudur?
- O bir kuş mu?

- Is it a bird?
- Is that a bird?

Ayrıca çoğu kuş türünde

Also, in many species of birds,

Birkaç kuş havada uçuyordu.

Several birds were flying in the air.

Yaralı kuş yere düştü.

The injured bird fell to the ground.

Çatıda bir kuş görüyorum.

I see a bird on the roof.

Çatıdaki kuş bir karga.

The bird on the roof is a crow.

Uzakta bir kuş gördük.

We saw a bird in the distance.

Ne güzel bir kuş!

- What a beautiful bird it is!
- What a beautiful bird!

Kimse kuş sineği görmedi.

- Nobody has seen the bird fly.
- No one has seen the bird fly.

Kuş, kartalın yarısı kadardı.

The bird was half as large as an eagle.

Gökyüzünde bir kuş uçuyordu.

A bird was flying in the sky.

Kuş kafasını suya daldırdı.

The bird dipped its head into the water.

Kuş olduğumu hayal ettim.

I dreamt I was a bird.

Güzel bir kuş gördüm.

I saw a beautiful bird.

Keşke bir kuş olsaydım.

I wish I had been a bird.

Bir kuş yukarıda süzüldü.

A bird soared above.

O sadece bir kuş.

It's just a bird.

Üç tane kuş yakaladın.

You caught three birds.

Keşke bir kuş olabilsem.

I wish I were a bird.

Ona bir kuş gösterdi.

He showed him a bird.

Bir kuş kadar özgürüm.

I'm as free as a bird.

Burada bir kuş var.

There is a bird here.

En sevdiğiniz kuş nedir?

What is your favorite bird?

Kuş beyaz tüylerle kaplıydı.

The bird was covered with white feathers.

O bir kuş bilimcisi.

He's a bird watcher.

O bir kuş yakalandı.

She captured a bird.

Bir kuş yuvası yapıyorum.

I'm building a birdhouse.

Bu bir kuş barınağı.

This is a bird sanctuary.

O kuş hâlâ çatıda.

That bird is still on the roof.

Kuş olsaydım sana uçabilirdim.

- If I were a bird, I could fly to you.
- If I were a bird, I would have been able to fly to you.

Yarasalar kuş değil memelidirler.

Bats are not birds, they're mammals.

Kuş düştü ve öldü.

The bird fell and died.

En sevdiğin kuş hangisi?

- What is your favorite bird?
- What is your favourite bird?

Hiç kuş görmedin mi?

Didn't you see any birds?

Hiç kuş gördün mü?

Did you see any birds?

Bir kuş topluluğu gördük.

We saw a bunch of birds.

Her kuş yuvasını sever.

Every bird likes its nest.

O bir kuş mu?

Is that a bird?

Bu uçan bir kuş.

- It's a volant bird.
- It's a flying bird.

Gökyüzünde bir kuş var.

There is a bird in the sky.

Bir kuş sürüsü uçuyor.

A flock of birds is flying.

Ağaçta bir kuş ötüyor.

A bird is singing in the tree.

Yüzlerce kuş gözüme ilişti.

I caught sight of hundreds of birds.

Kuş kafesin içine uçtu.

The bird flew into the cage.

Kuş güzel tüylere sahip.

The bird has beautiful plumage.

Bu kuş tüyleri hoş.

These feathers are lovely.

Bir taşla iki kuş.

- I killed two birds with one stone.
- Killing two birds with one stone

- Japonya'da birçok kuş türü yaşar.
- Japonya'da birçok kuş türü yaşıyor.

Many kinds of birds live in Japan.

Mavi kuş gökyüzünü sırtında taşır.

The bluebird carries the sky on his back.

Bir taşla iki kuş vurmak.

To kill two birds with one stone.

Bir kuş olsam sana uçabilirim.

- If I were a bird, I could fly to you.
- If I were a bird, I would fly to you.