Translation of "Giyeceğini" in English

Yeni takım elbiseni giyeceğini düşündüm.

- I thought you were going to wear your new suit.
- I thought that you were going to wear your new suit.

Mary mavi elbiseyi giyeceğini söylüyor.

Mary says she'll wear the blue dress.

Senin öyle bir şey giyeceğini düşündüm.

- I thought you'd wear something like that.
- I thought that you'd wear something like that.

Tom'un öyle bir şey giyeceğini düşündüm.

- I thought Tom would wear something like that.
- I thought that Tom would wear something like that.

Hangi elbiseyi giyeceğini seçmeme yardım edeyim.

Let me help you choose which dress to wear.

Tom Mary'ye hangi elbiseyi giyeceğini söyledi.

Tom told Mary which dress to wear.

Kesin olarak bugün yeni elbiseni giyeceğini düşündüm.

- I thought for sure you'd be wearing your new dress today.
- I thought that for sure you'd be wearing your new dress today.

Mary'nin dans için ne giyeceğini öğrenmek istiyorum.

I want to find out what Mary is going to wear to the dance.

Tom'un çoğunlukla hangi elbiseleri giyeceğini seçmede sorunu var.

Tom often has trouble choosing what clothes to wear.

Mary'nin dansa giderken hangi elbiseyi giyeceğini seçmesi zaman aldı.

It took Mary a long time to choose which dress to wear to the dance.

Eğer biri seni beyaz kravat etkinliğine davet etseydi, ne giyeceğini bilir miydin?

If someone invited you to a white tie event, would you know what to wear?