Translation of "Elbiseni" in English

- Elbiseni seviyorum.
- Elbiseni beğendim.
- Elbiseni sevdim.
- Elbisenizi beğendim.

I like your dress.

Elbiseni seviyorum.

I love your dress.

Elbiseni mahvedeceksin.

You'll ruin your dress.

Takım elbiseni nerede yaptırdın?

Where did you have your suit made?

Elbiseni hiç değiştirdin mi?

Have you ever changed your clothes?

Sen elbiseni berbat ettin.

You ruined your clothing.

Sen elbiseni tahrip ediyorsun.

You're destroying your clothing.

Elbiseni değiştirmeni tavsiye ederim.

I advise you to change clothes.

Yeni takım elbiseni nerede yaptırdın?

Where did you have your new suit made?

Yeni takım elbiseni giyeceğini düşündüm.

- I thought you were going to wear your new suit.
- I thought that you were going to wear your new suit.

Üzgünüm, elbiseni beğenmediğimi söylemek istemedim.

I am sorry, I didn't mean to say I didn't like your dress.

Malaya peştemalı tarzı elbiseni seviyorum.

I like your sarong style skirt.

Kesin olarak bugün yeni elbiseni giyeceğini düşündüm.

- I thought for sure you'd be wearing your new dress today.
- I thought that for sure you'd be wearing your new dress today.

Elbiseni dikmeyi bitirmek için geç saatlere kadar yatmadı.

She stayed up late to finish sewing your dress.

Eğer çocuklara göz kulak olursan, temizlenecek takım elbiseni alacağım.

If you'll keep an eye on the kids, I'll take your suit to be cleaned.

Elbiseni o kadar çok seviyorum ki keşke basabileceğim bir 'Seviyorum' butonu olsa.

I like your dress so much I wish there was an 'I like' button I could press.