Translation of "Göbeği" in English

- Tom'un biraz göbeği var.
- Tom'un hafif göbeği var.

Tom has a bit of a belly.

Gövdesini göbeği üzerinde çevirebilmişti.

and managed to torque her body onto her belly.

Tom'un bira göbeği var.

Tom has a beer belly.

Onun bir göbeği vardır.

He has a potbelly.

Tom'un kocaman bir göbeği var.

Tom has a potbelly.

Koala ayılarının neden göbeği yok?

- Why don't koalas have navels?
- Why do koalas not have a navel?

Fadıl'ın büyük bir göbeği yoktu.

Fadil didn't have a big belly.

- Tom'un göbeği var.
- Tom göbek yapmış.

Tom has a pot belly.

Bu ise ismin sebebi olan tepenin göbeği.

this is the belly on the mound explaining the name.

Yıllarca süren aşırı içki John'da bir bira göbeği yaptı.

Years of heavy drinking has left John with a beer gut.

Bu sıcak yaz gününde Mary göbeği açık tişört giydi.

- This hot summer day, Mary had a crop top on.
- On this hot summer day, Mary wore a midriff-baring T-shirt.

Onun göbeği bana Japonya'dan gelen düz ve güzel kartpostalları hatırlatıyor.

His belly reminds me of postcards from Japan - flat and pretty.