Translation of "Duymakta" in English

0.003 sec.

Examples of using "Duymakta" in a sentence and their english translations:

Yaşlı adam duymakta zorlanıyor.

The old man was hard of hearing.

Ne söylendiğini duymakta zorlandım.

I had trouble hearing what was being said.

Çocuklarımız endişe duymakta çok haklı.

Our children have every reason to be alarmed.

RR: Ben duymakta biraz sorun yaşıyorum.

RR: I'm having a little trouble hearing.

- Dedem biraz ağır işitiyor.
- Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.

My grandfather is a bit hard of hearing.