Translation of "Dakikalar" in English

0.002 sec.

Examples of using "Dakikalar" in a sentence and their english translations:

Dakikalar, günler gibi geçti.

Minutes passed like days.

Tom dakikalar sonra geldi.

Tom arrived minutes later.

Dakikalar sonra polis kapıma geldi.

Minutes later, police arrived at my door.

Damat düğünden dakikalar önce tereddütlü idi.

The groom was getting cold feet just minutes before the wedding.

Kalabalık, dakikalar geçtikçe daha da büyüdü.

The crowd grew larger minute by minute.

Truman, Beyaz Saray'a dakikalar içinde ulaştı.

Truman arrived at the White House within minutes.

dakikalar içinde imha edilirken, diğerleri hızla kaçtı.

within minutes, while the rest fled soon after.

Havalandıktan sonra dakikalar içinde uçağın başı dertteydi.

Within minutes after the take-off, the airplane was in trouble.

- Bir kalp krizinden sonra ilk dakikalar çok önemlidir.
- Bir kalp krizinden sonraki ilk dakikalar çok önemlidir.

The first minutes after a heart attack are very important.

Bir kalp krizinden sonra ilk dakikalar çok önemlidir.

The first minutes after a heart attack are crucial.