Translation of "Kaçtı" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Kaçtı" in a sentence and their japanese translations:

- O niçin kaçtı?
- Neden kaçtı?

なぜ彼は逃げたのですか。

Tuzaktan kaçtı .

、罠 から逃れ た。

Hırsız kaçtı.

- 泥棒が逃げた。
- どろぼうは逃げた。
- その泥棒は逃げた。

Adam kaçtı.

その男は逃げていった。

Çocuk kaçtı.

その少年は逃げて行った。

Tom kaçtı.

トムは逃げた。

Köpeğimiz kaçtı.

うちの犬がどこかへ行ってしまった。

Olamaz, bakın. Kaçtı.

ダメだ にげた

Polisi görünce kaçtı.

警官を見て彼は逃げ去った。

Tehlikeyi hissetti, kaçtı.

危険を察知して彼は逃げた。

Tom tehlikeden kaçtı.

トムは危険から逃れた。

Kedi odaya kaçtı.

その猫は部屋の中へ逃げ込んだ。

Adam şehirden kaçtı.

- その男は町から逃げ出した。
- その男は町から逃亡した。

Soyguncu cezalandırılmaktan kaçtı.

その強盗は罰せられることを免れた。

O evden kaçtı.

- 彼は家出をした。
- 彼は家を飛び出した。

O, hapishaneden kaçtı.

彼は脱獄した。

Onlar hapishaneden kaçtı.

彼らは刑務所から逃げ出した。

Yakalanmamak için kaçtı.

つかまるといけないと思って逃げた。

Tom evden kaçtı.

トムは家出をした。

Mahkûm cezaevinden kaçtı.

囚人は脱獄した。

Polisi gördüğünde, kaçtı.

警官を見ると、彼は逃げた。

Hayatı için kaçtı.

彼は命からがら逃げた。

- Çocuk beni gördüğünde kaçtı.
- Oğlan beni görünce kaçtı.

少年は私を見ると逃げた。

- Beni gördüğü gibi kaçtı gitti.
- Beni gördüğü an, kaçtı.

彼は私を見つけるやいなや逃げて行った。

Geyik, yaşamı için kaçtı.

鹿は命懸けで逃げた。

O, beni gördüğünde kaçtı.

彼は私を見ると逃げた。

Hapisten işte böyle kaçtı.

そんなふうに彼は脱獄した。

Köle, hayatı için kaçtı.

その奴隷は必死に逃げた。

Hırsız, polisi görünce kaçtı

- 泥棒は警官を見て逃げ去った。
- その泥棒は警官を見て逃げ出した。

O yakalanma korkusuyla kaçtı.

彼女はつかまるといけないので逃げた。

O sadece sorumluluktan kaçtı.

彼女さりげなく否定しましたよ。

Beni görür görmez, kaçtı.

- 彼は僕の顔を見ると逃げてしまった。
- 彼は私を見るやいなや走り去った。
- 彼は私を見るとすぐに逃げていった。

Duvardan tırmanarak hapishaneden kaçtı.

彼は塀を乗り越えて刑務所から脱走した。

Öğretmeniyle buluşmak için kaçtı.

彼は先生を迎えに走っていった。

Polisi görür görmez kaçtı.

- 彼は警官をみるや否や走り去った。
- 彼は警官を見るや否や逃亡した。
- 警察官の姿を見て、彼はたちまち逃げ去った。

O, karanlıktan faydalanarak kaçtı.

彼は闇に紛れて逃げ出した。

O, yumurtalarla birlikte kaçtı.

彼女は卵を持ち逃げした。

15 yaşındayken evden kaçtı.

十五歳の時に彼は家出した。

Söylediklerin biraz münasebetsiz kaçtı.

あなたの言ったことは、どちらかといえば場違いでした。

Beni gördüğü anda kaçtı.

彼は私を見るやいなや逃げた。

Hapishaneden bir mahkûm kaçtı.

囚人が牢獄から逃げた。

Çocuklardan biri aniden kaçtı.

少年たちの1人が急に逃げ出した。

O, elmasla birlikte kaçtı.

彼はそのダイヤモンドを持って逃げた。

O para ile kaçtı.

- 彼はその金を持ち逃げした。
- 彼はお金とともに姿をくらました。

Polisi gördüğünde, o kaçtı.

彼は警官を見ると逃げ出した。

Polisi görünce hırsız kaçtı.

警官を見るとその泥棒は逃げ出した。

O, Johnny adıyla kaçtı.

彼はジョニーという名で通っていた。

O tutuklanmasın diye kaçtı.

つかまるといけないと思って逃げた。

Gözüme biraz kum kaçtı.

- 目に砂が入りました。
- 目に砂が入った。

Hırsız polisi gördüğünde kaçtı.

泥棒は警官を見ると逃げ出した。

Köpek koşabildiğince hızlı kaçtı.

犬は一目散に逃げ出した。

Çocuk arkasına bakmadan kaçtı.

少年は後も見ないで逃げた。

- Tom ucu ucuna ölümden kaçtı.
- Tom güç bela ölümden kaçtı.

トムは一命をとりとめた。

Tutuklu onu tutan gardiyanlardan kaçtı.

囚人は連行していた看守の手を振り切って脱走した。

Hırsız bir dedektifi görünce kaçtı.

その泥棒は刑事を見ると走って逃げた。

Köpek beni görür görmez kaçtı.

その犬は私を見て逃げ出した。

O, polisi gördüğü an kaçtı.

- 警官を見るやいなや、彼は逃げ出した。
- その警官の姿を見かけるや否や、彼は逃げ出した。

Dün üç adam hapisten kaçtı.

3人の男が昨日脱獄した。

On üç yaşındayken, evden kaçtı.

13歳のときに彼女は家出した。

Otobüs tutuştuğunda kıl payı kaçtı.

彼はやっとのことでその燃えているバスから脱出した。

O, mümkün olduğunca çabuk kaçtı.

彼はできるだけ、彼は早く逃げた。

Bizi gördüğü an, o kaçtı.

彼は、私たちを見るとすぐ逃げた。

Hırsız hiçbir iz bırakmadan kaçtı.

泥棒は何の跡も残さずに逃げた。

İlk saldırımızdan sonra düşman kaçtı.

我々の最初の攻撃で敵は逃走した。

O beni görür görmez kaçtı.

- 彼は私を見るやいなや逃げ去った。
- 私の姿を見るやいなや、彼は逃げ出した。

O, para ile birlikte kaçtı.

- 彼はその金を持ち逃げした。
- 彼はお金とともに姿をくらました。

Kayışı bırakır bırakmaz, köpek kaçtı.

綱を離すと犬は走り去った。

Polis onu gördüğünde soyguncu kaçtı.

泥棒は警官が見た時に逃げた。

Hayvanat bahçesinden bir kaplan kaçtı.

動物園から一頭のトラが脱走した。

Yaşlı adam kaçtı ama güçlükle.

爺ちゃんはやっとのことで脱出した。

Kızı genç bir yazarla kaçtı.

彼女の娘は若い作家と駆け落ちしたよ。

Tom bir korkak gibi kaçtı.

トムは 弱虫のように 走りました。

Hırsız, köpek havlamasını duyunca kaçtı.

どろぼうは犬がほえるのをきくと、逃げ去った。

Iyi şans sayesinde onlar kaçtı.

運よく彼らは逃れることができた。

O, bir polis kılığında kaçtı.

彼は警官に変装して逃げた。

Köpeği görür görmez kedi kaçtı.

犬を見ると猫は逃げ出した。

Arkasını dönüp hızlıca kaçtı, çok korktu.

‎猛スピードで逃げてしまった

Soyguncular kasadaki bütün parayı çalıp kaçtı.

強盗は金庫の金を全部盗んだ。

O, bir polis devriyesi görünce kaçtı.

- 巡回中の警官を見て彼は逃げた。
- 彼はパトロール中の警官を見て逃げ出した。

- Hırsız hızlı koştu.
- Hırsız hızla kaçtı.

その泥棒は走るのが速かった。

Kız bir canavar görür görmez kaçtı.

その少女は怪物の姿を見るやいなや逃げ出した。

O dışarıdayken hırsız onun mücevherleriyle kaçtı.

彼女が留守の間に泥棒は宝石を持って逃げた。

- O, sınıftan sıvıştı.
- Çaktırmadan sınıftan kaçtı.

彼は教室をさっと抜け出した。

Hırsız kaçtı ve polis peşinden koştu.

泥棒が逃げたので、警官が追いかけた。

Büyük bir hayvan hayvanat bahçesinden kaçtı.

ある大型動物がその動物園から逃げ出した。

Okutman döndüğünde o gizlice sınıftan kaçtı.

講師が後ろを向いたとき彼は教室からこっそり抜け出した。

O bir polis görür görmez kaçtı.

彼は警官を見るとすぐ、逃げた。

Onun yokluğu toplantının sonuna kadar gözlerden kaçtı.

会議が終わるまで、誰も彼女のいないことに気がつかなかった。

Beni gördüğü an, benzi sarardı ve kaçtı.

彼は私を見るとすぐに、青ざめて逃げ出した。

O, sınır muhafızını görünce can havliyle kaçtı.

彼は国境警備兵の姿を見て命からがら逃げた。

Ayı göründüğünde o, hayatını kurtarmak için kaçtı.

彼は熊が現れたとき必死で走った。

Gözüme bir böcek kaçtı ve onu çıkaramıyorum.

目に虫が入って取れません。

Krizden sonra bazı açılardan gerçek bir fırsat kaçtı.

金融恐慌後 幾つかの機会を 見逃しました

Ayı yavrusunu kaçırıp arkasına bile bakmadan dağa kaçtı.

彼は小熊を連れ去り、振り返らずに山を駆け上がった。

O, on yaşından önce üç kez evden kaçtı.

彼は10歳になるまで3回も家出をした。

O, kapıyı açar açmaz bir kedi dışarı kaçtı.

彼女がドアを開けるやいなや猫が走り出た。

Biri evime girdi ve tüm paramla birlikte kaçtı.

誰かが私のうちに押し入って、私のお金を全部盗んでにげた。