Translation of "Döneceğimi" in English

0.008 sec.

Examples of using "Döneceğimi" in a sentence and their english translations:

Nereye döneceğimi bilmiyorum.

I don't know where to turn to.

Döneceğimi sana söyledim.

I told you I'd be back.

Geri döneceğimi düşünmedim.

I didn't think I'd be back.

Tom'a geri döneceğimi söyle.

- Tell Tom I'll be back.
- Tell Tom that I'll be back.

Başka nereye döneceğimi bilmiyorum.

I don't know where else to turn.

Ona geri döneceğimi söyle.

- Tell him I'll be back.
- Tell her I'll be back.

Ne zaman döneceğimi bilmiyorum.

I don't know when I'll return.

Sana hemen döneceğimi söyledim.

I told you I'd be right back.

Onlara hemen döneceğimi söyledim.

I told them I'd be right back.

Ona hemen döneceğimi söyledim.

I told him I'd be right back.

Onlara geri döneceğimi söyle.

Tell them I'll be back.

Geri döneceğimi söylemedim mi?

Didn't I say I'd be back?

Tom yakında döneceğimi biliyordu.

Tom knew that I'd be back soon.

Ben ne zaman döneceğimi bilmiyorum.

- I don't know when I'll be back.
- I don't know when I'll return.
- I don't know when I will be back.
- I don't know when I will return.

Ne zaman geri döneceğimi bilmiyorum.

I don't know when I will be back.

Bana otele nasıl döneceğimi söyle.

Tell me how to get back to the hotel.

Buraya geri döneceğimi hiç düşünmedim.

I never thought I'd be back here.

Tam olarak ne zaman döneceğimi bilmiyorum.

I don't know exactly when I will be back.

Sola mı yoksa sağa mı döneceğimi bilmiyorum.

I don't know whether to turn left or right.

Ne zaman geri döneceğimi tam olarak bilmiyorum.

I don't know exactly when I'll be back.

Gelecek yaz mevsimine kadar buraya döneceğimi düşünmedim.

I didn't think I'd be back here until next summer.

Ben yokken biri beni ararsa, ona yakında döneceğimi söyle.

Should anyone call on me in my absence, tell him that I will be back soon.

Bu kadar kısa sürede tekrar buraya geri döneceğimi beklemiyordum.

I wasn't expecting to be back here again so soon.

Eğer beni arayacak olursa, lütfen ona bir saat içinde döneceğimi söyle.

If he should call me, please tell him I'll be back in an hour.

Eğer John beni ararsa, lütfen ona saat yediye kadar geri döneceğimi söyle.

If John phones me, please tell him I'll be back by seven o'clock.

- Sola mı yoksa sağa mı döneceğimi bilmiyorum.
- Sağa mı yoksa sola mı dönmem gerekiyor bilmiyorum.

I don't know if I should turn left or right.