Translation of "Cevaplaması" in English

Onların soruyu cevaplaması gerekiyor.

- They need to answer the question.
- They have to answer the question.

O cevaplaması zor bir soru.

- That's a hard question to answer.
- This is a hard question to answer.

Tom'un cevaplaması gereken çok şey var.

Tom has a lot to answer for.

- Tom soruyu cevaplamalı.
- Tom'un soruyu cevaplaması gerekiyor.

Tom needs to answer the question.

Detroit polisinin 911 aramalarını cevaplaması yaklaşık 58 dakika sürer.

Detroit police take about 58 minutes to answer 911 calls.

- O cevap vermek için zor bir soru.
- Bu, cevaplaması zor bir soru.

That's a tough question to answer.