Translation of "Boşta" in English

0.026 sec.

Examples of using "Boşta" in a sentence and their english translations:

Bir dolar boşta bırakabilir misin?

Could you spare a dollar?

- Makineler artık atıl durumda.
- Makineler artık boşta.

The machines are idle now.

- Bu makine rölantide.
- Bu makine boşta çalışıyor.

This machine is idling.

İnsanlar kadar zengin olurlarsa olsunlar, boşta olmamalılar.

No matter how rich a man may be, he ought not to be idle.

Ailelerin sürekli tuhaf işlerde çalışıp sonunda boşta bir iş olmadığını

I watched again and again families work odd jobs,

- Affedersiniz, bu koltuk dolu mu?
- Pardon, bu koltuk boşta mı?

Excuse me. Is this seat taken?

İstediğin kadar gaza bas, arabanın vitesi boşta olduğu için hiçbir yere gidemeyiz.

You can accelerate as much as you want, but since the car's in neutral, we won't be going anywhere.