Translation of "Bit" in English

0.010 sec.

Examples of using "Bit" in a sentence and their english translations:

Bit yumurtalarını ayıklayalım.

Let's pick nits.

Bir bit yeniği var.

There's a catch.

Bit yardımcı olman gerekiyor.

You're supposed to be an accessory.

Sıcak bit ütüde parmaklarımı yaktım.

I burned my fingers on a hot iron.

Tom bir bit yeniği sezdi.

Tom smelled a rat.

Hiç bit pazarına gittiniz mi?

Have you ever been to a flea market?

Bit pazarlarına gitmeyi sever misin?

Do you like going to flea markets?

Annesi bir bit yeniği sezmiş olmalı.

Her mother must have smelled something fishy.

"Bit"'in çoğul şekli "bitler"dir.

The plural form of "louse" is "lice".

Tom yerel bit pazarında Mary'yle buluştu.

Tom met Mary in a local flea market.

Bu mercan yüzüğü bit pazarından aldım.

I bought this coral ring at the Flea Market.

Tom 8 bit müziği çok sever.

Tom loves 8-bit music.

Bir bit pazarında bunu üç dolara aldım.

I bought this at a flea market for three dollars.

Bit pazarının nerede olduğunu bana söyleyebilir misin?

Can you tell me where the flea market is?

Tom bit pazarında birkaç iyi alışveriş buldu.

Tom found a few good deals at the flea market.

Her şeyin altında bir bit yeniği aramamalısın.

You shouldn't take anything for granted.

Elbiseler insan yapar, eski püskü elbiseler bit yapar.

Clothes make people, rags make lice.

En son ne zaman bir bit pazarına gittiniz?

When was the last time you went to a flea market?

Herhangi bir yerde gidebileceğim bir bit pazarı var mı?

Is there anywhere I can go to find a flea market?

Bazı tırtıllar yine bit gibi sırtında şekerli bir salgı üretiyor

some caterpillars still produce a sugary secretion on the back like lice

Eğer seninle olursam o bir bit yeniği olduğundan emin olacak.

He'll be sure to smell a rat if I'm with you.

Korkunç bit filmdi. Görünen o ki, bu gece kabus göreceğim.

It was a scary movie. I think I'll have nightmares about it tonight.

Bit yumurtalarını kontrol etmek için ince dişli bir tarak kullanabilirsiniz.

You can use a fine-toothed comb to check for nits.

Bu teklif gerçek olamayacak kadar çok iyi görünüyor. Bit yeniği nedir.

That offer sounds too good to be true. What's the catch?

- Bu işin altında bir iş var.
- Bu işte bir bit yeniği var.

There's something fishy going on.

- Her şeyi sorgularım.
- Her şeyin altında bir bit yeniği ararım.
- Her şeyden şüphelenirim.

I don't take things for granted.

- Teşekkürler, bunun benim için ne kadar önemli olduğu hakkında hiç bit fikrin yok.
- Teşekkürler. Bunun benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin bile edemezsin.

Thanks. You have no idea how much this means to me.