Translation of "Parmaklarımı" in English

0.003 sec.

Examples of using "Parmaklarımı" in a sentence and their english translations:

Parmaklarımı hissetmiyordum.

I had no feeling in my fingers.

Parmaklarımı izle.

Watch my fingers.

Parmaklarımı ya da ayak parmaklarımı hissedemiyorum.

I can't feel my fingers or my toes.

Parmaklarımı şakırdattığımda uyanacaksın.

When I snap my fingers, you'll wake up.

Ayak parmaklarımı hissedemiyorum.

I can't feel my toes.

Parmaklarımı hareket ettiremiyorum.

I can't move my fingers.

Parmaklarımı sıkın lütfen.

Please squeeze my fingers.

Sıcak bit ütüde parmaklarımı yaktım.

I burned my fingers on a hot iron.

Parmaklarımı yalayamam. Ben kedi değilim.

I cannot lick my fingers. I'm not a cat.

Doktor ayak parmaklarımı kıpırdatmamı istedi.

The doctor asked me to wiggle my toes.

Bu sabah parmaklarımı ocakta yaktım.

I burnt my fingers on the hob this morning.

Bu eldivenler parmaklarımı sıcak tutuyor.

These mittens keep my fingers warm.

Ben tavuk yolamam. Bir bıçakla parmaklarımı kestim.

I cannot pluck the chicken. I cut my fingers with a knife.

Ben korkunç sesleri engellemek için parmaklarımı kulaklarıma koydum.

I put my fingers in my ears to block out the terrible sounds.

Elim soğuktan o kadar uyuşmuş ki parmaklarımı hareket ettiremiyorum.

My hand is so numb with cold that I can't move my fingers.

Bütün bu yürüme ayaklarımın tabanlarını ve ayak parmaklarımı mahvediyor. Doğru ölçüde ayakkabılar alıp almadığımı merak ediyorum.

All this walking is killing the soles of my feet and my toes. I wonder if I have the right size shoes.