Translation of "Olmalı" in English

- Ayrılmış olmalı.
- O, ayrılmış olmalı.
- Gitmiş olmalı.

He must have left.

- O hasta olmalı.
- Hasta olmalı.

She must be sick.

Postacı olmalı.

It must be the postman.

Doğru olmalı.

It must be true.

Eğlenceli olmalı.

- It should be fun.
- This should be fun.

Basit olmalı.

It must be simple.

Ayrılmış olmalı.

He must have left.

Altyazılı olmalı.

It has to be subtitled.

Ölmüş olmalı.

He's supposed to be dead.

Haklı olmalı.

She must be right.

Ankaralı olmalı.

He must be from Ankara.

Hasta olmalı.

She must be sick.

Yeterli olmalı.

It must be enough.

Pahalı olmalı.

It must be expensive.

- O zengin olmalı.
- Zengin olmuş olmalı.

She must have been rich.

- Tom aklını kaçırmış olmalı.
- Tom delirmiş olmalı.
- Tom deli olmalı.

Tom must be out of his mind.

- O, zengin olmalı.
- O, zengin olmuş olmalı.

He must have been rich.

- Bu can sıkıcı olmalı.
- Bu ağrılı olmalı.

That's got to be painful.

- O, aklımdan çıkmış olmalı.
- Aklımdan çıkmış olmalı.

- It must have slipped my mind.
- It must've slipped my mind.

- Tom terk etmiş olmalı.
- Tom gitmiş olmalı.

Tom must've left.

- Tom kaçmış olmalı.
- Tom firar etmiş olmalı.

- Tom must've escaped.
- Tom must have escaped.

- Tom ateşli olmalı.
- Tom sıcaktan bunalmış olmalı.

- Tom has to be hot.
- Tom must be hot.

- O yaklaşık kırk olmalı.
- O, yaklaşık kırk olmalı.
- O 40 civarında olmalı.

- He must be nearly forty.
- He must be about forty.
- He must be around 40.

Deniz minaresinden olmalı!

That's our limpet!

Hayır! Cami olmalı

no! Must be a mosque

Soru böyle olmalı

the question should be like this

Adam deli olmalı.

The man must be insane.

Köpek aç olmalı.

The dog must be hungry.

Söylenti doğru olmalı.

The rumor must be true.

Çaydanlık kaynıyor olmalı.

The kettle must be boiling.

Hasta olmuş olmalı.

He must have been ill.

O yorgun olmalı.

He must be tired.

O zengin olmalı.

She must be well off.

İstasyona varmış olmalı.

He must have reached the station.

Tom okulda olmalı.

Tom should be in school.

Tom aç olmalı.

Tom must be hungry.

Onu görmüş olmalı.

He must have seen it.

O kızgın olmalı.

She must be angry.

Bir yol olmalı.

There's got to be a way.

Onlar iyi olmalı.

They should be fine.

O acıtmış olmalı!

- That must have hurt!
- That must've hurt.

Çocuklar disiplinli olmalı.

Children need to be disciplined.

Bu iyi olmalı!

This should be good!

Bu eğlenceli olmalı.

This should be fun.

O ölmüş olmalı.

He must be dead.

Onlar ölmüş olmalı.

They must be dead.

Tom burada olmalı.

Tom should be here.

Tom uyuyor olmalı.

- Tom must have been asleep.
- Tom must've been asleep.

Bu ilginç olmalı.

This should be interesting.

Bir hata olmalı.

There must be some mistake.

Bir desen olmalı.

There must be a pattern.

Başkan mahcup olmalı.

The president ought to be ashamed.

O yeterli olmalı.

- That should be enough.
- That should suffice.

O sorumlu olmalı.

- She should be in charge.
- He should be in charge.

Tom ölmüş olmalı.

- Tom must be dead.
- Tom must've died.

Kıskanç olmalı mıyım?

Should I be jealous?

Tom, Avustralyalı olmalı.

Tom must be from Australia.

Tom Kanadalı olmalı.

Tom must be Canadian.

Bu yardımcı olmalı.

This ought to help.

Tom korkmuş olmalı.

- Tom must've been scared.
- Tom had to have been scared.
- Tom must have been scared.

Tom sinirli olmalı.

- Tom must've been nervous.
- Tom had to have been nervous.
- Tom must have been nervous.

Bu aşk olmalı.

- It must've been love.
- It must have been love.

Bu mümkün olmalı.

It should be possible.

Bu iyi olmalı.

This ought to be good.

Karar senin olmalı.

The decision must be yours.

Tom şüpheli olmalı.

- Tom must've been suspicious.
- Tom had to have been suspicious.
- Tom must have been suspicious.

O açık olmalı.

That should be obvious.

Yakında hazır olmalı.

It should be ready shortly.

Tom güvenilir olmalı.

Tom ought to be reliable.

O burada olmalı.

It must be here.

Bu öyle olmalı.

That must be so.

Tom yönetici olmalı.

Tom should be the manager.

Bu yeterli olmalı.

This should be sufficient.

O masum olmalı.

He must be innocent.

O, müdür olmalı.

He must be the principal.

O, güneyli olmalı.

She must be from the South.

Treni kaçırmış olmalı.

He must have missed the train.

Tom uykulu olmalı.

I'm surprised Tom gave his clarinet away.

Tom yalnız olmalı.

- Tom must be lonely.
- Tom has to be lonely.

Tom kızgın olmalı.

Tom must be angry.

Ölçümler hassas olmalı.

- The measurements must be precise.
- The measurements need to be precise.

Bir sebebi olmalı.

There has to be a reason.

Bu konforsuz olmalı.

That's got to be uncomfortable.

Bir açıklama olmalı.

There has got to be an explanation.

Bir cevap olmalı.

There's got to be an answer.

Beni görmüş olmalı.

He must have seen me.

Bizi görmüş olmalı.

He must have seen us.