Translation of "Ayrıldım" in English

0.007 sec.

Examples of using "Ayrıldım" in a sentence and their english translations:

Ülkeden ayrıldım.

I left the country.

Sabahleyin ayrıldım.

I left in the morning.

Ben ayrıldım.

I left.

Neredeyse ayrıldım.

I'm almost through.

Onlardan ayrıldım.

I'm through with them.

Ondan ayrıldım.

- I am through with him.
- I'm through with him.

Erken ayrıldım.

I left early.

Evden ayrıldım.

I've left home.

Zamanında ayrıldım.

I left on time.

Sonunda ayrıldım.

I finally left.

Aceleyle ayrıldım.

I left in a hurry.

- Tom'la ayrıldım.
- Tom'dan ayrıldım.
- Tom'la ilişkiyi bitirdim.

I broke up with Tom.

Mary ile ayrıldım.

I'm through with Mary.

Ben ondan ayrıldım.

I broke up with her.

2.30 civarında ayrıldım.

I left around 2:30.

Sokakta ondan ayrıldım.

I parted from him on the street.

Gençken evden ayrıldım.

I left home when I was young.

Köprüde ondan ayrıldım.

I parted from him on the bridge.

Kız arkadaşımdan ayrıldım.

I broke up with my girlfriend.

Çok erken ayrıldım.

I left too early.

Az önce ayrıldım.

I just left.

İşten erken ayrıldım.

I left work early.

Gece yarısı ayrıldım.

I left at midnight.

Tom olmadan ayrıldım.

I left without Tom.

Çoktan Boston'dan ayrıldım.

I've left Boston already.

Neredeyse erkenden ayrıldım.

I almost left early.

Beklemekten sıkılıp ayrıldım.

I got tired of waiting and left.

Sıkıldım ve ayrıldım.

I got bored and left.

Kalktım ve ayrıldım.

I got up and left.

Fırsatını bulur bulmaz ayrıldım.

I left as soon as I had the chance.

Ben yedide evden ayrıldım.

I left home at seven.

2013'te Tom'dan ayrıldım.

I left Tom in 2013.

Partiden çok erken ayrıldım.

I left the party too early.

Tom ayrıldıktan sonra ayrıldım.

I left after Tom left.

Başımı salladım ve ayrıldım.

I nodded and left.

Sıkıldım ve erken ayrıldım.

I got bored and left early.

20 Ekim'de Boston'dan ayrıldım.

I left Boston on October 20th.

Ertesi gün Boston'dan ayrıldım.

I left Boston the next day.

Ben aslında erken ayrıldım.

I actually left early.

Ben de erken ayrıldım.

I also left early.

Tom'a veda etmeden ayrıldım.

I left without saying goodbye to Tom.

Sıkıldım, bu nedenle ayrıldım.

I was bored, so I left.

Bir Amerikan yatırım bankasından ayrıldım.

to join a large Italian state-owned oil company.

Geç kalmamak için erken ayrıldım.

I left early so as not to be late.

Geçen hafta beyzbol kulübünden ayrıldım.

I quit the baseball club last week.

Uzun süre önce Boston'dan ayrıldım.

I left Boston a long time ago.

On üç yaşında evden ayrıldım.

I left home when I was thirteen.

Üç hafta önce Boston'dan ayrıldım.

I left Boston three weeks ago.

Saat sekiz civarında evden ayrıldım.

I left home at about eight.

İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.

Having finished my work, I left the office.

Kız kardeşimden daha önce ayrıldım.

I left earlier than my sister.

On yıl önce Japonya'dan ayrıldım.

I left Japan ten years ago.

Ben Tom'la el sıkışıp ayrıldım.

I shook hands with Tom and left.

Sonunda, ben de onlardan ayrıldım.

Finally, I took leave of them.

Saat 5.30'da işten ayrıldım.

I get off of work at 5:30.

On altı yaşımdayken liseden ayrıldım.

I dropped out of high school when I was sixteen.

Üç yıl önce Boston'dan ayrıldım.

I left Boston three years ago.

Tom ayrılmadan önce binadan ayrıldım.

I left the building before Tom did.

Saat 2.30'da evden ayrıldım.

I left home at 2:30.

Budapeşte'ye gitmek üzere Prag'dan ayrıldım.

I left Prague for Budapest.

- Kendimi rahatsız hissettim, bu yüzden ayrıldım.
- Kendimi rahatsız hissediyordum, bu nedenle ayrıldım.

I felt uncomfortable, so I left.

Diş hekimime ödeme yapmadan klinikten ayrıldım.

I walked out of the clinic without paying my dentist.

2.30'dan biraz sonra oradan ayrıldım.

I left there a little after 2:30.

İlk otobüsü yakalamak için erkenden ayrıldım.

I left early to catch the first bus.

Geçenlerde üç yıllık erkek arkadaşımdan ayrıldım.

I recently broke up with my boyfriend of three years.

İki hafta önce New York'tan ayrıldım.

I left New York two weeks ago.

Altı kalktım, ve yedide evden ayrıldım.

Got up at six, and left home at seven.

Bu sabah çocuklarım uyanmadan önce ayrıldım.

I left this morning before my children woke up.

Son işimden hoşlanmadım. Bu yüzden ayrıldım.

I didn't enjoy my last job. That's why I quit.

Parti sıkıcıydı, ben de erken ayrıldım.

The party was boring, so I left early.

Tom'la çalışmaktan bıktım, bu yüzden ayrıldım.

I got tired of working with Tom, so I quit.

Tom'u beklemekten sıkıldım, bu nedenle ayrıldım.

I got tired of waiting for Tom, so I left.

Daha fazla bekleyemedim, bu yüzden ayrıldım.

I couldn't wait any longer, so I left.

Acele bir kahvaltı yaptım ve evden ayrıldım.

I had a hasty breakfast and left home.

Geçen sene Şanghay'dan ayrıldım ve henüz dönmedim.

I left Shanghai last year and have not yet been back.

Zamanında toplantıda olmak için evden erken ayrıldım.

I left home early so I'd be on time for the meeting.

Özel kuvvetlerde beş yıldan sonra işten ayrıldım.

After five years in the special forces, I quit.

Bu sabah çocuklarım uyanmadan önce evden ayrıldım.

I left this morning before my children were awake.

Partiye geldim, ama yemeği bitirir bitirmez ayrıldım.

I came to the party, but as soon as I finished the meal, I left.

Ben akşam yaklaşık saat 6'da binadan ayrıldım.

I left the building at about 6 p.m.

Tartışma sona erer ermez, ben hemen ofisten ayrıldım.

As soon as the argument ended, I left the office forthwith.

- 2.30'da Tom'un evinden ayrıldım.
- Tom'un evini saat 2.30'da terk ettim.
- Tom'un evinden saat 2.30'da ayrıldım.

- I left Tom's house at 2:30.
- I left Tom's house at 14:30.

Bir saat sonra, ben onlardan ayrıldım ve geri geldim.

After an hour, I parted with them and came back.

Geçen sene Shanghai'dan ayrıldım ve bir daha asla geri dönmedim.

I left Shanghai last year and I've never been back.

Ondan sonra, ayrıldım ama onların evinde çantamı unuttuğumu fark ettim.

After that, I left, but then I realized that I forgot my backpack at their house.

Geçen yaz, sonunda on iki yıl önce katılmış olduğum firmadan ayrıldım.

Last summer, I finally left the firm that I had joined twelve years before.

- Evet, senden ayrılabilirim. Gerçekten ayrıldım.
- Evet, seninle ilişkiyi bitirebilirim. Ben sadece bitirdim.

Yes, I can break up with you. I just did.

George Washington ABD'nin ilk başkanıydı ve ben 2009 yılında Sao Paulo'dan ayrıldım.

George Washington was the first president of the United States, and I left São paulo in 2009.

- Tom'un evinden 14.30'da ayrıldım.
- Tom'un evini saat 14.30'da terk ettim.

I left Tom's house at 14:30.

- On yıldır Japonya'dan ilk defa çıkıyorum.
- On yıl içinde ilk kez Japonya'dan ayrıldım.

I left Japan for the first time in ten years.

Ben evden her zamankinden daha geç ayrıldım ama bereket versin ki tren için tam zamanında vardım.

I left home later than usual, but fortunately I was in time for the train.