Translation of "Ayakkabısı" in English

Tom'un sol ayakkabısı kayıp.

Tom's left shoe is missing.

Tom'un beyaz ayakkabısı vardı.

Tom had white shoes on.

Tom'un bir ayakkabısı bile yok.

Tom doesn't even have a pair of shoes.

Satılık: bebek ayakkabısı, hiç yıpranmamış.

For sale: baby shoes, never worn.

Tom'un yalnızca bir ayakkabısı var.

Tom only has one shoe on.

Tom'un bir sürü ayakkabısı var.

Tom has lots of shoes.

Tom'un herhangi bir ayakkabısı yok.

Tom doesn't have any shoes on.

Onun dokuz çift ayakkabısı var.

He has nine pairs of shoes.

Tom genellikle beyaz tenis ayakkabısı giyer.

Tom usually wears white tennis shoes.

Mavi ayakkabısı o etekle iyi gider.

Her blue shoes go well with that skirt.

Mary'nin yüz çiftten fazla ayakkabısı var.

Mary has more than a hundred pairs of shoes.

Geçen yıl iki çift koşu ayakkabısı eskittim.

I wore out two pairs of jogging shoes last year.

Tom'un otuz çiftten daha fazla ayakkabısı var.

Tom has more than thirty pairs of shoes.

Tom bir çift tenis ayakkabısı satın aldı

Tom bought a pair of tennis shoes.

Cinderella'nın ayakkabısı gece yarısından sonra neden kaybolmadı?

Why didn't Cinderella's shoe disappear after midnight?

Balerinler tayt, tütü etek ve bale ayakkabısı giyiyorlardı.

The ballerinas wore tights, tutus and ballet slippers.

Tom Mary'nin kaç çift ayakkabısı olduğunu merak etti.

Tom wondered how many pairs of shoes Mary owned.

Cinderella'nın ayakkabısı mükemmel şekilde uyuyorsa, o neden düştü?

If Cinderella's shoe fits perfectly, then why did it fall off?

Bir geleneksel Kore saman ayakkabısı bile bir çifte aittir.

Even a straw shoe belongs to a pair.

Tom yeni bir çift tenis ayakkabısı satın almak istedi.

Tom wanted to buy a new pair of tennis shoes.

- Spor ayakkabı satıyor musun?
- Spor ayakkabı satıyor musunuz?
- Spor ayakkabısı satıyor musunuz?

Do you sell sport shoes?

- Bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- Bir çift kayak ayakkabısı satın almak istiyorum.

I want to buy a pair of ski boots.