Translation of "Çiçeklerini" in English

0.016 sec.

Examples of using "Çiçeklerini" in a sentence and their english translations:

Çiçeklerini suluyor.

- She is watering the flowers.
- She is watering her flowers.

Kır çiçeklerini severim.

I like wild flowers.

Onun çiçeklerini istemiyorum.

I don't want his flowers.

Kır çiçeklerini öğrenmeyi seviyorum.

I like studying wild flowers.

Mary henüz çiçeklerini sulamadı.

Mary hasn't watered her flowers yet.

Tom bahçe'nin çiçeklerini sayıyordu.

Tom was counting the garden's flowers.

Tom'un komşusunun çiçeklerini topladığını gördüm.

I saw Tom picking his neighbor's flowers.

Niçin kiraz çiçeklerini görmeye gitmiyoruz?

Why don't we go and see the cherry blossoms?

Tom, kadife çiçeklerini sevdiğini söylüyor.

- Tom says that he likes marigolds.
- Tom says he likes marigolds.

Bahar yağmurları yaz çiçeklerini getirir.

Spring rains bring summer flowers.

Sen yokken çiçeklerini sulamamı ister misin?

Do you want me to water your flowers while you're away?

Nehir boyunca kiraz çiçeklerini görmeye gittik.

We went to see the cherry blossoms along the river.

- Çiçeklerden hoşlandığını söylüyor.
- O, çiçeklerini sevdiğini söylüyor.

She says that she loves flowers.

Sertleştikten sonra, çiçeklerini muhafaza etmen için yeni vazonu kullanabilirsin.

After hardening, you can use your new vase to hold flowers.

- Nisan yağmurları mayıs çiçeklerini getirir.
- Çarşambanın gelişi perşembeden bellidir.

April showers bring May flowers.