Translation of "Söylüyor" in Portuguese

- O yalan söylüyor.
- Yalan söylüyor.

Ele está mentindo.

- O, yalan söylüyor.
- Yalan söylüyor.

- Ele está mentindo.
- Ele mente.

- O yalan söylüyor.
- O, yalan söylüyor.

Ele mente.

Para topladığını söylüyor

diz que ele está coletando dinheiro

Hepimizin öleceğimizi söylüyor.

Está dizendo que todos nós vamos ser mortos.

O yalan söylüyor.

Ela mente.

Tom şarkı söylüyor.

- O Tom está cantando.
- Tom está cantando.

Tom yalan söylüyor.

Tom está mentindo.

Tom uyuyamadığını söylüyor.

O Tom diz que ele não pode dormir.

Tom gerçeği söylüyor.

Tom está dizendo a verdade.

Birisi şarkı söylüyor.

Alguém está cantando.

Çiçeklerden hoşlandığını söylüyor.

Ele diz que gosta de flores.

Tom gelmeyeceğini söylüyor.

- Tom diz que não vai vir.
- Tom diz que não vem.

Gerçeği söylüyor musun?

Está dizendo a verdade?

Biriniz yalan söylüyor.

Um de vocês está mentindo.

Keiko şarkı söylüyor.

Keiko canta.

Fransız şarkı söylüyor.

O francês canta.

Biri şarkı söylüyor.

Alguém está cantando.

Tom yalanlar söylüyor.

- O Tom tem contado mentiras.
- O Tom tem mentido.

Kadın ne söylüyor?

O que a mulher está dizendo?

Yalan söylüyor musun?

Você está mentindo?

Tom gitmediğini söylüyor.

- Tom diz que ele não vai.
- Tom diz que não vai.

Onlar ne söylüyor?

- O que eles estão falando?
- O que eles estão dizendo?

Tom ne söylüyor?

O que o Tom está dizendo?

Adam ne söylüyor?

O que o homem está dizendo?

Birisi yalan söylüyor.

Alguém está mentindo.

Tom selam söylüyor.

Tom manda lembranças.

Veriler tersini söylüyor.

Os dados sugerem o contrário.

Tom susamadığını söylüyor.

Tom diz não estar com sede.

Tom ağlamadığını söylüyor.

- Tom diz que não chorou.
- Tom diz que ele não chorou.
- Tom diz que ele não chorava.

Herkes şarkı söylüyor.

- Todo mundo está cantando.
- Todo o mundo está cantando.
- Todos estão cantando.

- O şarkıyı kim söylüyor?
- Bu şarkıyı kim söylüyor?

Quem é que canta essa música?

- Tom onu yaptığını söylüyor.
- Tom bunu yaptığını söylüyor.

Tom diz que está fazendo isso.

- Tom zengin olduğunu söylüyor.
- Tom onun zengin olduğunu söylüyor.

Tom diz que ele é rico.

- Tom sana benzediğimi söylüyor.
- Tom senin gibi göründüğümü söylüyor.

O Tom diz que eu pareço com você.

- Tom sigortasının olmadığını söylüyor.
- Tom'un sigortası yokmuş, öyle söylüyor.

O Tom diz que ele não tem seguro.

Veya birileri yalan söylüyor

ou alguém está mentindo

O, babamla tanıştığını söylüyor.

Diz que conheceu meu pai.

Tom size yalan söylüyor.

Tom está mentindo para você.

Tom yorgun olduğunu söylüyor.

Tom diz que está cansado.

Tom parayı sevmediğini söylüyor.

O Tom diz que não gosta de dinheiro.

Onlar Tom'un gittiğini söylüyor.

Eles dizem que o Tom se foi.

Bu şarkıyı kim söylüyor?

Quem canta esta música?

O, çiçekleri sevdiğini söylüyor.

- Ela diz que gosta de flores.
- Ela diz gostar de flores.

Sanırım o yalan söylüyor.

Acho que ele está mentindo.

Sanırım Tom yalan söylüyor.

Eu acho que o Tom está mentindo.

"Kim söylüyor?" "Ben söylüyorum."

- "Quem diz?" "Eu digo."
- "Quem diz isso?" "Eu".

Tom oy kullanmayacağını söylüyor.

O Tom diz que não vai votar.

Tom gitmek istemediğini söylüyor.

- Tom diz que ele não quer ir.
- O Tom diz que ele não quer ir.

Tom mutlu olmadığını söylüyor.

Tom diz que não é feliz.

Onların hepsi onu söylüyor.

Todos eles dizem isso.

Onların hepsi yalan söylüyor.

Estão todos mentindo.

Belki Tom yalan söylüyor.

Talvez Tom esteja mentindo.

Onlar bize yalan söylüyor.

Eles estão mentindo para nós.

Karın tuhaf şeyler söylüyor.

- A sua esposa diz umas coisas estranhas.
- A sua esposa diz algumas coisas estranhas.

Tom dünyayı gezeceğini söylüyor.

Tom diz que quer viajar ao redor do mundo.

Herkes aynı şeyi söylüyor.

Todos dizem a mesma coisa.

Tom Boston'u sevmediğini söylüyor.

Tom diz que ele não gosta de Boston.

Tom'dan korktuğumu kim söylüyor?

Quem é que está dizendo que eu tenho medo de Tom?

O onun geleceğini söylüyor.

Disse que virá.

Sanırım Tom gerçeği söylüyor.

Eu acho que Tom está dizendo a verdade.

Tom gerçeği söylüyor olabilir.

Acho que Tom pode estar falando a verdade.

Tom mutlu olduğunu söylüyor.

Tom diz que é feliz.

Tom değiştirmek istediğini söylüyor.

Tom diz que quer mudar.

Tom hayaletlerden korkmadığını söylüyor.

Tom diz não ter medo de fantasma.

Herkes bana yalan söylüyor.

- Todos mentem para mim.
- Todo mundo mente para mim.

Tom seni tanıdığını söylüyor.

Tom diz que o conhece.

Tom iyi olduğunu söylüyor.

Tom diz estar bem.

Tom onu sevdiğini söylüyor.

O Tom diz que gosta.

Tom sağlıklı olduğunu söylüyor.

- Tom se diz saudável.
- Tom diz que é saudável.

Tom masum olduğunu söylüyor.

Tom se diz inocente.

Tom yalan söylüyor mu?

O Tom está mentindo?

Tom bir şey söylüyor.

Tom está dizendo algo.

Tom kimseyi görmediğini söylüyor.

- Tom diz que não viu ninguém.
- Tom afirma não ter visto ninguém.

Tom muhtemelen yalan söylüyor.

Tom provavelmente está mentindo.

Tom hâlâ şarkı söylüyor.

Tom ainda está cantando.

Tom onun ağrıdığını söylüyor.

O Tom diz que dói.

Onlar yalan söylüyor muydu?

Eles estavam mentindo?

Bütün arkadaşlarım onu söylüyor.

- Todos os meus amigos dizem isso.
- Todas as minhas amigas dizem isso.

Tom güzel olduğumu söylüyor.

Tom diz que eu sou bonito.

Tom Boston'da doğduğunu söylüyor.

Tom diz que nasceu em Boston.

Tom endişeli olmadığını söylüyor.

Tom diz não estar preocupado.

Tom tekrar gitmeyeceğini söylüyor.

Tom diz que não irá nunca mais.

Mary Tom'u sevdiğini söylüyor.

Maria diz que ama Tom.

Mary, Tom'u sevdiğini söylüyor.

Maria diz que amou Tom.

Tom Mary'yi sevdiğini söylüyor.

Tom diz que ama Maria.

Tom Kanadalı olduğunu söylüyor.

Tom diz que ele é canadense.

O kim olduğunu söylüyor?

Quem ele se diz ser?

Tom bunu yıllardır söylüyor.

Há anos o Tom vem dizendo isso.

Tom onu yapmadığını söylüyor.

- Tom afirma que não fez isso.
- Tom diz que não fez isso.

Tom duşta şarkı söylüyor.

Tom está cantando no chuveiro.

Tom bizi bekleyeceğini söylüyor.

- Tom diz que vai esperar pela gente.
- Tom diz que vai esperar por nós.

Tom meşgul olduğunu söylüyor.

Tom diz que está ocupado.