Translation of "Kiraz" in English

0.031 sec.

Examples of using "Kiraz" in a sentence and their english translations:

Kiraz kırmızıdır.

The cherry is red.

Kiraz ağaçları çiçeklenmişti.

The cherry trees were in flower.

Kiraz suyu içiyorsun.

You're drinking cherry juice.

- Bir kiraz ağacını kestiler.
- Onlar bir kiraz ağacını kestiler.

They cut down a cherry tree.

Kiraz ağaçları tamamen çiçeklenmişler.

The cherry trees are in full blossom.

Bu kiraz koyu kırmızı.

This cherry is dark red.

Kiraz çiçekleri Nisan'da çıkacak.

The cherry blossoms will be out in April.

Kiraz çiçekleri çok güzeldir.

Cherry blossoms are very beautiful.

Çiçek açan kiraz güzeldir.

Blossoming cherry is beautiful.

Bir kiraz ağacını kestim.

I cut down a cherry tree.

Tom kiraz ağacını kesti.

Tom cut down a cherry tree.

Bir kiraz ağacını kestik.

We cut down a cherry tree.

Neden biraz kiraz almıyoruz?

Why don't we buy some cherries?

Cadde boyunca kiraz ağaçları dikildi.

Cherry trees are planted along the street.

O, bir kiraz ağacını kesti.

He cut down a cherry tree.

Kiraz çiçekleri en iyi durumdaydı.

The cherry blossoms were at their best.

Bahçede yetişen bir kiraz vardı.

There was a cherry tree growing in the garden.

Bahçemizin iki kiraz ağacı vardır.

Our garden has two cherry trees.

Kiraz ağaçları çiçek açmaya hazırlanıyor.

The cherry trees are getting ready to bloom.

Kiraz çiçeklerinin en iyi zamanı.

The cherry blossoms are at their best.

Kiraz çiçeklerine bakmak için geldim.

I came to look at the cherry blossoms.

Sen bir kiraz ağacı kestin.

You cut down a cherry tree.

O bir kiraz ağacını kesti.

She cut down a cherry tree.

Mary bir kiraz ağacını devirdi.

Mary cut down a cherry tree.

Niçin kiraz çiçeklerini görmeye gitmiyoruz?

Why don't we go and see the cherry blossoms?

Kiraz ağaçları çiçek açmak üzere

The cherry trees are about to blossom.

Çilek, kiraz gibi meyveler dondurulabilir.

Berries can be frozen.

Yoshino, kiraz çiçekleriyle ünlü bir yerdir.

Yoshino is a place famous for its cherry blossoms.

Washington'da şimdi kiraz ağaçları çiçek açtı.

Cherry trees are now in bloom in Washington.

Çok geçmeden kampüsümüzdeki kiraz çiçekleri çıkar.

It will not be long before the cherry blossoms on our campus come out.

Heykel bir blok kiraz ağacından oyuldu.

The statue was carved from a block of cherry wood.

Kiraz ağaçlarının altında ölü bedenler var.

There are dead bodies under the cherry trees!

Kiraz çiçekleri şimdi en iyi döneminde.

The cherry blossoms are at their best now.

Zehirli bir kiraz bir dükü öldürebilir.

A poisoned cherry may kill a duke.

Bahçede büyük bir kiraz ağacı var.

There's a big cherry tree in the garden.

Nehir boyunca kiraz çiçeklerini görmeye gittik.

We went to see the cherry blossoms along the river.

Kiraz ağaçları yolun iki tarafında ekilir.

The cherry trees are planted on either side of the road.

Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.

This park is famous for its cherry blossoms.

Bahçede büyüyen iki kiraz ağacımız var.

We have two cherry trees growing in the garden.

Kiraz ağacının altında bir ceset var.

There's a dead body under the cherry tree!

Bu tapınak, kiraz çiçekleri ile ünlüdür.

This temple is famous for its cherry blossoms.

Evimin önünde bir kiraz ağacı var.

There is a cherry tree in front of my house.

Bahçede yaşlı bir kiraz ağacı var.

There's an old cherry tree in the garden.

Kiraz ağaçları tam çiçeklendiğinde babam öldü.

My father died when the cherry trees were in full bloom.

Caddenin her bir tarafında kiraz ağaçları var.

There are cherry trees on each side of the street.

Biz kiraz çiçekleri için Washington'a zamanında vardık.

We got to Washington in time for the cherry blossoms.

Parktaki tüm kiraz ağaçları tamamen çiçek açmış.

All the cherry trees in the park are in full bloom.

Yolun iki tarafında da kiraz ağaçları var.

There are cherry trees on both sides of the street.

Eskiden bahçede büyük bir kiraz ağacı vardı.

There used to be a big cherry tree in the garden.

Önceden evimin arkasında büyük bir kiraz ağacı vardı.

There used to be a big cherry tree at the back of my house.

Bu kiraz çiçekleri çıkmadan uzun süre önce olmayacak.

It will not be long before the cherry blossoms come out.

Evimin arka tarafında eskiden bir kiraz ağacı vardı.

There used to be a big cherry tree behind my house.

Bütün çikolata kutusunun dışında kiraz likörleri onun gözdeleridir.

The cherry cordials are her favorites out of the whole chocolate box.

Bir kiraz veya ananas ile kokteyli dekore edebilirsin.

You can decorate the cocktail with a cherry or a pineapple.

- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini sever.
- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini seviyor.

My daughter likes summer fruits, such as cherries, watermelons and peaches.

Kiraz ağacı bu yıl normalden daha erken çiçek açtı.

The cherry tree blooms earlier this year than usual.

Bu yıl kiraz çiçekleri normalden biraz daha geç açıyorlar.

This year the cherry blossoms are coming out a little later than usual.

Tom, Mary'nin kiraz ağacının altında dururken bir fotoğrafını çekti.

Tom took a picture of Mary standing under the cherry tree.

Parkta kiraz ağacının altında bankta yatan genç bir adam gördüm.

I saw a young man lying on the bench under the cherry tree in the park.

Kiraz çiçekleri, sadece birkaç gün dayanır, en fazla bir hafta.

Cherry blossoms last only for a few days, a week at the most.

Bu parkta iki yüz kadar çok sayıda kiraz ağaçları vardır.

There are as many as two hundred cherry trees in this park.

Bugün yağmur yağabilir gibi görünüyor. Kiraz çiçeği partisinin iptal edilebileceğinden endişeliyim.

It looks like it may rain today. I'm worried that our cherry-blossom-viewing party might be canceled.

- Kiraz ağacı Nisandadır.
- Kirazların çiçek açması nisandadır.
- Kirazlar nisanda çiçek açar.

The cherry blossom is in April.

Şu anda, bizim yaban mersini, böğürtlen, kiraz, çilek, şeftali ve nektarinimiz var.

Right now, we have blueberries, blackberries, cherries, strawberries, peaches and nectarines.