Translation of "Söylüyor" in Korean

0.009 sec.

Examples of using "Söylüyor" in a sentence and their korean translations:

Geçebileceğimi söylüyor.

큰 사물, 커다란 상자, 동물을 이용해서 말이죠.

''Duygum bana ne söylüyor?''

"내 감정은 내게 무슨 말을 하는 걸까"

Hislerin baskın çıktığını söylüyor.

예외 없이 감정이 이긴다고 합니다.

Iklimin ne kadar ısındığını söylüyor.

알려주는 매개 변수 입니다.

Takip cihazı burada olduğunu söylüyor.

신호상으로는 데이나가 이 안에 있어요

(Şarkı söylüyor) Sana dünyayı gösterebilirim --

(노래) 제가 세상을 보여드리지요.

Erkek yukarıda fa'dan şarkı söylüyor

수컷은 G음으로 소리를 내고 있고,

İnsanlar iyi biri olduğumu söylüyor...

사람들은 제가 좋은 사람이라고 말하더군요.

Bu duygu size ne söylüyor?

여러분이 마주한 감정은 무엇을 말하고 있나요?

Bassam hâlâ İsraillilerden nefret etmediğini söylüyor,

그는 이제 이스라엘사람들을 싫어하지 않는다고 말합니다.

çevremizdeki dünya tarafından nefretin öğretildiğini söylüyor.

오히려 세상에 의해 증오감에 대해 배우죠.

Bir trilyon dolar bütçeyi bulduğunu söylüyor.

국방비 관련 지출 중,

Bunu söylüyor ve sonucuna göğüs geriyorum.

결과가 어찌 되든 이야기합니다.

Ekonomist Hernando De Soto şöyle söylüyor:

경제학자 에르난도 데 소토는 이런 말을 남겼죠.

Ama şimdi bilim bu tanımı değiştirebileceğimizi söylüyor.

하지만 이제 과학의 힘으로 그 정의를 바꿀 수 있게 되었습니다.

önceki gelişlerinde yolun çok tehlikeli olduğunu söylüyor.

예전에는 길이 무척 위험했다고들 말합니다.

...N95 ve düzenli cerrahi maskeleri kullanmamanızı" söylüyor.

제한하는 것도 이러한 이유 때문입니다.

Insanların azgın bir gergedandan kurtulma şansı olmadığını söylüyor.

이런 경우 광분한 코뿔소를 벗어날 길은 없다고 말합니다

Parsın sinirli ve heyecanlı olduğu için kendisini yaraladığını söylüyor.

표범의 신경을 건드리고 흥분시켜 다친 거라고 합니다

En çok insan ölümünden sorumlu yılan türü olduğunu söylüyor.

박사는 톱니비늘 살모사가 지구상 어떤 뱀보다 사망자를 많이 냈다고 합니다

Halkbilimci Jonathan Young ona zarar verebilecek tek şeyin, insan tükürüğünde bulunan bir silah olduğunu söylüyor.

민속학자 조너선 영은 오무카데의 유일한 적수는 사람의 타액이 묻은 무기라고 합니다