Translation of "Yaratır" in Dutch

0.003 sec.

Examples of using "Yaratır" in a sentence and their dutch translations:

Dil farkındalık yaratır.

Taal schept bewustzijn.

Zihninizin her yönünü beyniniz yaratır.

Je brein creëert alle facetten van je geest.

Basınç değişimleri yüzey rüzgârı yaratır,

Drukverschillen veroorzaken oppervlaktewind

Artık... şüphe kalmadı. Karanlık, fırsat yaratır.

Nu is er geen twijfel over mogelijk. Duisternis biedt kansen.

Pozitif eylemler pozitif beyin işlevi yaratır mı?

Leiden positieve handelingen tot positieve werking van de hersenen?

Bu ülkemde benzeri görülmemiş su baskınları yaratır.

Dat zou ongekende overstromingen veroorzaken in mijn land.

- Bu yeni bir soluk getirir.
- Bu fark yaratır.

Het maakt al het verschil.

Ve bu, topa daha az sürüklenen daha küçük bir uyanıklık yaratır.

En dat zorgt voor een kleiner zog, met minder weerstand voor de bal.

Şaşırtıcı ama gece ortaya çıkan bu görüntülere sıkça rastlanır. Tüm deniz hayvanlarının üçte biri biyolüminans yaratır.

Deze nachtelijke verschijningen komen verrassend vaak voor. Driekwart van alle zeedieren creëert bioluminescentie.