Translation of "Olmaya" in Dutch

0.005 sec.

Examples of using "Olmaya" in a sentence and their dutch translations:

Mutlu olmaya çalış.

- Streef ernaar gelukkig te zijn.
- Probeer gelukkig te zijn.

Haberdar olmaya çalışıyorum.

Ik probeer op de hoogte te blijven.

Gülünç olmaya başlıyor.

Het begint belachelijk te worden.

Kel olmaya başlıyorum.

Ik begin kaal te worden.

Başkalarıyla sabırlı olmaya çalış.

Tracht geduld op te brengen met anderen.

Tom kel olmaya başlıyor.

Tom begint kaal te worden.

Garnizon teslim olmaya zorlandı.

- Het garnizoen werd tot capitulatie gedwongen.
- Het garnizoen werd tot overgave gedwongen.

Hasta olmaya vaktim yok.

Ik heb geen tijd om ziek te zijn.

Emekli olmaya karar verdim.

Ik heb besloten met pensioen te gaan.

Ben hızlı olmaya çalışacağım.

Ik zal proberen snel te zijn.

Sadece paranoyak olmaya başlıyorsun.

Je bent gewoon paranoïde.

Bir şarkıcı olmaya çalışıyorum.

- Ik probeer een zangeres te worden.
- Ik probeer een zanger te worden.

Sami Müslüman olmaya hazırdı.

Sami was klaar om zich tot de islam te bekeren.

Tehlikeli tehditler olmaya devam ediyorlar.

het blijven gevaarlijke bedreigingen.

Konu çocuk sahibi olmaya geldiğinde

Ik dacht dat bij kinderen

Bir öğretmen olmaya niyet ettim.

Ik wilde eigenlijk leraar worden.

En azından dikkatli olmaya çalış.

Probeer tenminste voorzichtig te zijn.

Bir doktor olmaya karar verdi.

- Hij besloot om arts te worden.
- Hij heeft besloten om dokter te worden.

Tom sana yardımcı olmaya çalışıyordu.

Tom probeerde je te helpen.

Ben bir avukat olmaya niyetliyim.

Ik ben van plan advocaat te worden.

Önyargı var olmaya devam edecektir.

Vooroordelen zullen altijd bestaan.

Tom zamanında orada olmaya çalışacak.

Tom zal proberen er op tijd te zijn.

Biz erkenden orada olmaya çalışacağız.

We zullen proberen er vroeg te zijn.

Tom bir gazeteci olmaya niyetleniyor.

Tom is van plan om journalist te worden.

Biz evde olmaya alışkın değiliz.

We zijn eraan gewend niet thuis te zijn.

Sami Müslüman olmaya hazır değildi.

Sami was niet klaar om de shahada te zeggen.

- Tom bir keşiş olmaya karar verdi.
- Tom bir rahip olmaya karar verdi.

Tom besloot monnik te worden.

Sonra tüm bu harika şeyler olmaya

Daarna gebeurden al die geweldige dingen

İşte o noktada başarılı olmaya başladım.

En toen kwamen er doorbraken.

Sınıf arkadaşları ile arkadaş olmaya çalıştım.

Ik probeerde vrienden te worden met de klasgenoten.

Fadıl'ı Müslüman olmaya ne ikna etti?

Wat overtuigde Fadil om moslim te worden?

Tom bir öğretmen olmaya karar verdi.

Tom besloot leraar te worden.

Piyasada hâkim olmaya çalışmalı, onu tanıyıp düzenlemeliyiz

...moeten we die markt leren kennen en haar organiseren.

Yardımcı olmaya çalışarak yaklaşık 20 yılımı harcadım.

en probeer mensen te helpen hun geluk te vergroten.

- En azından dikkatli olmaya çalış.
- En azından dikkatli olmayı dene.
- Hiç olmazsa dikkatli olmaya gayret et.

Probeer tenminste voorzichtig te zijn.

Hızlı bir şekilde dönüş yaşamaya, izole olmaya başladım.

En al snel zakte ik steeds dieper weg, eenzaam en alleen.

- Daha kibar olmayı denemelisin.
- Daha kibar olmaya çalışmalısınız.

Je moet proberen beleefder te zijn.

- Tom kibar olmaya çalıştı.
- Tom kibar olmayı denedi.

- Tom deed zijn best om fatsoenlijk te doen.
- Tom deed zijn best om beleefd te zijn.

Tom'un bunu yapmasına engel olmaya çalıştın, değil mi?

- Je hebt geprobeerd te voorkomen dat Tom dat doet, nietwaar?
- U hebt geprobeerd Tom ervan te weerhouden dat te doen, nietwaar?

- Tom yardım etmeye çalışacak.
- Tom yardımcı olmaya çalışacak.

Tom zal proberen om te helpen.

Onun bütün aksiliklerine rağmen, o iyimser olmaya devam etmektedir.

Ondanks alle tegenslagen blijft hij een optimist.

Deniz blokajları kıtlığa neden olmaya başlamıştı. Avrupa'da yiyecek ve yakıt ...

- Sami Müslüman olmaya karar verdi.
- Sami İslam'a girmeye karar verdi.

Sami besloot zich tot de islam te bekeren.

- Bir öğretmen olmaya karar verdi.
- Bir öğretmen olmak için kararını verdi.

Hij besliste leraar te worden.

Bu yüzden belki de kendimize karşı daha nazik olmaya başlamanın zamanı gelmiştir,

Dus misschien wordt het tijd om liever voor onszelf te zijn,

- Dene ve kafana takma.
- Dene ama kasma kendini.
- Kafana takmamaya çalış.
- Sakin olmaya çalış.

Probeer het rustig aan te doen.

Bu yüzden bilim adamları ve doktorlar bizi her yıl grip aşısı olmaya teşvik ediyor.

Daarom vinden wetenschappers en dokters het zo belangrijk dat je elk jaar gevaccineerd wordt tegen de griep.