Translation of "Tadı" in Arabic

0.014 sec.

Examples of using "Tadı" in a sentence and their arabic translations:

O tadı vermez

لا طعم له

Etin tadı kötü.

طعم اللحم سيء.

Çorbanın tadı güzelmi?

هل مذاق الشوربة جيد؟

Elmanın tatlı tadı var.

التفاحة طعمها حلو.

Onun tadı gerçekten iyi.

- إنها لذيذة.
- إنها لذيذة المذاق.

O suyun tadı güzel.

مذاق هذا الماء طيب.

Bu suyun tadı güzeldir.

مذاق هذا الماء طيب.

Bu elmanın tadı ekşi.

هذه التفاحة طعمها حامض.

Tadı dikenli bir salata gibi.

‫مذاقها كسلطة مليئة بالأشواك.‬

Her birinin kendi tadı var.

لكلٍ ذوقه.

Tadı biraz şey... ...karton çiğnemek gibi.

‫مذاقها يشبه قليلاً...‬ ‫مضغ الكرتون.‬

Ve tadı o kadar hoşuna gidiyor ki

وأصبحت أحد الأصناف التجارية الأساسية في القرن التاسع عشر

Tadı oldukça kötü ama... ...iyi protein, iyi enerji.

‫مذاقها سيئ، ولكن...‬ ‫بها بروتينات جيدة وطاقة جيدة.‬

Tadı oldukça kötü ama... ...İyi protein, iyi enerji.

‫مذاقها سيئ، ولكن...‬ ‫بها بروتينات جيدة وطاقة جيدة.‬

Tadı oldukça kötü, ama... ...İyi protein, iyi enerji.

‫مذاقها سيئ، ولكن...‬ ‫بها بروتينات جيدة وطاقة جيدة.‬

Ama hayal edebileceğiniz gibi, tadı pek harika sayılmaz!

‫ولكن، كما يمكنك بالطبع أن تتخيل،‬ ‫مذاقها ليس بالرائع!‬

Nikotin tuzunun tadı daha yumuşak, kullanımı çok daha kolay

والذي له مذاقٌ رائق وطريقة استخدام أسهل بكثير

Bunun plastik olduğunu biliyordum ama ahşap gibi tadı vardı.

علِمتُ أنها كانت بلاستيكًا لكن طعمها كان كطعم الخشب.

İkisinin de tadı oldukça iğrenç ama ancak biri beni hasta edebilir.

‫كل منهما سيكون مذاقه بشعاً،‬ ‫ولكن أحدهما فقط يمكن أن يصيبني بالمرض.‬

İkisinin de tadı oldukça iğrenç, ama ancak biri beni hasta edebilir.

‫كل منهما سيكون مذاقه بشعاً،‬ ‫ولكن أحدهما فقط يمكن أن يصيبني بالمرض.‬