Translation of "Oturmak" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "Oturmak" in a sentence and their arabic translations:

Pencerenin yanında oturmak istiyorum.

أُفضل أن أجلس بجوار النافذة.

Üzerine oturmak için ip... ...kullanacağım

‫سأستخدم حبلي...‬ ‫لأجلس عليه‬

Üzerine oturmak için... ...ip kullanacağım

‫سأستخدم حبلي...‬ ‫لأجلس عليه‬

Üzerine oturmak için... ...ip kullanacağım.

‫سأستخدم حبلي...‬ ‫لأجلس عليه‬

Herkes onun yanına oturmak istiyor.

الكل يريد أن يجلس بجانبها.

Tom neden bugün arkada oturmak zorunda?

لماذا يجب علي توم الجلوس في الخلف اليوم؟

Şu anda tüm yapabileceğim burada oturmak ve dinlemek.

كل ما أستطيع فعله في الوقت الحالي هو الجلوس هنا والإستماع.

Birleşik Devletler'de öğrenciler toz toprak içinde oturmak zorunda değiller.

في الولايات المتحدة، التلاميذ غير مضطرين للجلوس على الغبار.

Tom'un gerçekten tek istediği oturmak ve dinlenmek için bir yerdi.

كل ما كان يريده توم حقاً كتن مكان للجلوس والراحة.

Kötü bir şekilde sarsılan Lannes bir anlığına tek başına oturmak için yürüdü

انطلق لانيس ، الذي كان متأثرًا بشدة ، ليجلس وحيدًا للحظة ،