Translation of "Gördüğüm" in Arabic

Tek gördüğüm insanlardı.

كل ما أمكنني أن أراه هم الأشخاص.

Dünyayı gördüğüm gibi anlatırken

أحكي له عن العالم كما رأيته،

Doğuya, enkazı gördüğüm yere gidiyoruz.

‫شرقاً، حيث لمحنا هذا الحطام.‬

Bu, gördüğüm en uzun adamdır.

هذا هو أطول إنسان رأيته في حياتي.

Ya da şuradaki dağın üstünde gördüğüm

‫أو أرى فوق الجبل هناك،‬

Onu gördüğüm ilk zamanı hep hatırlayacağım.

سأتذكر دائما أول مرة رأيتها فيها.

Orada gördüğüm kadın, tanıdığım kadın değildi.

لم تكن تلك المرأة التي رأيتها هناك نفس المرأة التي كنت أعرفها في الماضي.

Seni ilk gördüğüm zamanı hiç unutmayacağım.

لن أنس أبدا المرّة الأولى التي رأيتك فيها.

Aynada kendime baktım ve gördüğüm şeyi sevmedim.

أنا نظرت إلى نفسي في المرآة ولم أحب ما رأيت.

Sen şimdiye kadar gördüğüm en yakışıklı adamsın.

أنت هو أجمل رجل رأيته في حياتي.

Bu şimdiye kadar gördüğüm en büyük çilek.

- هذه أكبر حبة فراولة رأيتها حتى الآن.
- هذه أكبر فراولة رأتها عيناي.

Bu şimdiye kadar gördüğüm en büyük kedi.

هذه أكبر قطة رأيتها في حياتي.

Bu, şimdiye kadar gördüğüm en çirkin kardan adam.

هذا أبشع رجل ثلجي رأيته أبدا.

Gördüğüm o renkleri tanımlamak için maviye yeni anlamlar yüklemem lazım.

ولكني أعجز عن وصف اللون الأزرق الذي شاهدته

Ama bu sözleri gördüğüm an bunlarda paylaşmaya değer bir şey gördüm.

لكن هذه المرة عند رؤيتي لتلك الكلمات وجدت ما يستحق المشاركة.

Bir arkadaşım 'Şu ana dek gördüğüm farkındalığı en yüksek bebek' dedi.

قال أحد الأصدقاء " أنها أكثر طفل منتبه رأيته في حياتي "

Ve on altı yıl boyunca en iyi arkadaşım olarak gördüğüm bir silah arkadaşımı kaybettim . "

ورفيقي في السلاح لمدة ستة عشر عامًا والذي اعتبرته صديقي المفضل ".

Ben sadece senin şu ana kadar gördüğüm en güzel kadın olduğunu sandığımı sana bildirmek istedim.

أنا أريد فقط أن أدعكِ تعرفين أني أعتقد أنكِ أكثر إمرأة جمالاً رأيتها على الإطلاق.