Translation of "Engel" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "Engel" in a sentence and their arabic translations:

"Hadisene, karşımdaki engel.

"تعال إلي أيها العائق،

Belki de bir engel.

وقد يكون ذلك عائقًا.

Birçok engel olsa da

والكثير منها يرجع إلى الشياخ،

Bu buzla temasıma engel oluyor

‫إذن هذه تبعدني عن الجليد البارد‬

Teknolojik medeniyetin gelişimi üçüncü engel.

تطور الحضارة التقنية هو العائق الثالث.

Sokucu denizşakayıkları engel teşkil ediyor.

‫شقائق النعمان اللاسعة تعترض طريقه.‬

- Onu durdurmayın.
- Ona engel olma.

لا توقفه

Gelişiminde başlıca engel olduğunu fark ettim.

هو أنماط المرونة العصبية تتنوع من شخص لاخر.

, İngiltere ile yolsuzluğa ve yasadışı ticarete engel oldu.

بقمع الفساد والتجارة غير المشروعة مع بريطانيا.

Onların yanında olmamıza engel olan hiçbir şey yok.

ولا يستغرقنا الأمر كثيرًا لنكون هناك من أجل بعضنا البعض.

Sadece bunu siz ve gerçekliğin arasındaki bir engel yapmayın.

ولكن لا تدعها تكون حاجزاً بينك وبين الحقيقة.

Ki bu da daha çok risk almalarına engel oldu.

بحيث حالَ دونَهم واتخاذ المزيد من المخاطر.

Gerçekten ileri bir medeniyetin gelişimi için ortaya engel koyuyor.

لتطوير حضارة متقدمة فعلًا.

Kartacalıların çekildiğini düşünen İberliler onlara engel olmak için davrandılar.

كانوا معتقدين بأن القرطاجيين في طور التراجع، اندفع الايبريون لاعتراضهم

Yumurtalarını bıraktıktan sonra onları yakalayarak... ...çoğalmalarına pek engel olmazlar.

‫بجمعها بعد إطلاقها لبيوضها،‬ ‫يكون تأثير صيدها على التعداد هامشيًا.‬

Omuza kadar boyları iki metre olduğundan... ...pek engel tanımazlar.

‫بارتفاعها الذي يبلغ مترين عند الكتفين،‬ ‫ليس هناك ما يعيقها.‬

İklim bozukluğu ile baş etmenin önündeki en büyük engel

يمكنك أن ترى أن العائق الأكبر للتعامل مع اضطرابات المناخ

O ortamla aranda hiçbir engel bulunmaması çok yardımcı oluyor.

‫فعدم وجود عائق أمام هذه البيئة‬ ‫يساعدك كثيرًا.‬

Yeni bir aile içinse gece farklı bir engel teşkil ediyor.

‫بالنسبة إلى أسرة جديدة،‬ ‫يمثل الليل تحديًا مختلفًا.‬

Ağır konumdaki zırhlı desteğe ok yağmuru aralıksız ateş etti Birkaç engel vardı

لم يؤثّر وابل السهام المستمر على الدروع السميكة،

Ancak savaşta ne onların hatlarını kıramadı ne de deniz yoluyla kaçmalarına engel oldu.

لكن في المعركة ، لم يستطع كسر خطوطهم ، ولا منعهم من الهروب عن طريق البحر.