Translation of "çıkarmaya" in Arabic

Hisleri kafamdan çıkarmaya çalışıp

التي يجب أن أحسها.

Ben sadece gerçeği ortaya çıkarmaya çalışıyorum.

انا احاول فقط كشف الحقيقة.

Sami elbiselerini ve ayakkabılarını çıkarmaya zorlandı.

أُرغِم سامي على خلع ملابسه و حذائه.

Pekâlâ, demek bu geyik boynuzlarından sıvı çıkarmaya çalışmamı istiyorsunuz?

‫حسناً، تريدني أن أحاول‬ ‫ الحصول على بعض السوائل من عصي النار هذه.‬

Sonra mahallenin muhtarı, davetsiz misafirleri bölgesinden çıkarmaya karar verdi ve kovalama başladı.

‫كان ذلك حين قرر أضخم حيوان في الغابة‬ ‫أنه حان الوقت ليري الدخيلين‬ ‫باب الغابة، وانطلقت المطاردة.‬