Translation of "çıkarır" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "çıkarır" in a sentence and their arabic translations:

Ufkun haritasını çıkarır.

‫يتصور خريطة للمنطقة المحيطة...‬

Kutu üstündeki bantlatı çıkarır gibi

مثل شريط لاصق يُنزع من على صندوق،

Ekonomik avantajlarıyla birlikte ortaya çıkarır.

وفي نفس الوقت أيضًا مع فائدة اقتصادية.

Karanlıkta gizlenen şeyleri ortaya çıkarır.

‫وكشف ما يختبئ في الظلام.‬

...gizli gece dünyasını ortaya çıkarır.

‫ينكشف عالم ليلي خفي.‬

Demek istediğim, baskı elmaslar ortaya çıkarır.

وما أعنيه، أن الضغط يبني الماس،

...her saat ayrı bir zorluk çıkarır.

‫تجلب كل ساعة تحديًا مختلفًا.‬

Onun raporunun yirmi kopyasını çıkarır mısın?

هل بإمكانك أن تنسخ لي عشرين نسخة من هذا التقرير؟

. Ayrıca, permafrostun erimesi büyük miktarlarda metan açığa çıkarır. Metan,

الخالية من الاكسجين. كما يتسبب ذوبان الجليد السرمدي باطلاق