Examples of using "Vacías" in a sentence and their turkish translations:
bu boş lafları geçelim
Sokaklar boştu.
Onun elleri boştu.
Bütün kutular boş.
Kutuda bazı boş şişeler var.
Ben eve eli boş geldim.
Kasabadaki tüm evler boştu.
Her yere dağılmış boş teneke kutular vardı.
[''Felsefe bir demet boş fikirdir'']
O tekerlekli sandalyelerin boş olduğu bir dünya hayal ediyordu.
Boş laflarla bir yere varamayız
Masada üç boş şarap şişesi vardı.
Birkaç boş bardak istiyorum.
Tom bana eli-boş eve gelmek istemediğini söyledi.