Examples of using "Tardaron" in a sentence and their turkish translations:
Evi inşa etmek onların iki yılını aldı.
Onlar evi yapmak için altı ay harcadılar.
Taj Mahal'i yapmak 22 yıl aldı.
Birbirlerine alışmak biraz zamanlarını aldı.
Birbirlerine alışmaları biraz zaman aldı.