Translation of "Sofía" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Sofía" in a sentence and their turkish translations:

- A la niña la llamaron Sofía como su abuela.
- Le pusieron Sofía por su abuela.

Çocuğa büyükannesinin anısına Sophia adı verildi.

María ahora vive con su amiga Sofía.

Mary şu anda arkadaşı Sophie'yle yaşıyor.

¡Último minuto! Convirtieron a Santa Sofía en una iglesia.

Son dakika! Ayasofya'yı kiliseye çevirdiler.

¿O es realmente el deseo de rezar en Santa Sofía?

yoksa gerçekten bu Ayasofya da namaz kılma isteği mi?

Sofía tenía su propio poni. Se lo había dado su padre.

Sophie'nin kendi midillisi vardı. Ona babası tarafından verilmişti.

Que es también el símbolo de la conquista de esta Santa Sofía

ki aynı zamanda şunu da vurgulamak istiyorum fethin sembolüdür bu Ayasofya

Podemos encontrar las ruinas de la 2da Santa Sofía en las excavaciones arqueológicas

yapılan arkeolojik kazılarda 2. Ayasofya'nın kalıntılarına rastlayabiliyoruz

El dedo de Sofía sangraba tanto que la sangre goteaba en el piso.

Sofia'nın parmağı o kadar kanıyordu ki kan yere damlıyordu.

Inmediatamente se construyó un minarete y Santa Sofía se abrió inmediatamente para la adoración.

hemen bir minare inşa edildi ve Ayasofya cami olarak ibadete artık açıldı

¡Adiós, Constantinopla famosísima! ¡Pera y Permas, adiós! ¡Adiós, escala, Chifutí y aun Guedí! ¡Adiós, hermoso jardín de Visitax! ¡Adiós, gran templo que de Santa Sofía sois llamado, puesto que ya servís de gran mezquita! ¡Tarazanas, adiós, que os lleve el diablo, porque podéis al agua cada día echar una galera fabricada desde la quilla al tope de la gavia, sin que le falte cosa necesaria a la navegación!

Elveda ey şanlı İstanbul! Elveda Pera ve Permas! Elveda iskele, Çıfıt Çarşısı ve de Gedikpaşa! Güzel hasbahçe, elveda! Şimdi büyük bir cami olarak kullanılan ulu mabet Ayasofya, elveda! Tersaneler, elveda! Şeytan görsün yüzünüzü! Artık her gün denize indirebilirsiniz karinadan yelkene seyir için gerekli her şeyi hazır bir kadırga!