Examples of using "Puerto" in a sentence and their turkish translations:
Gemi limana ulaştı.
Serbest liman kuruldu
Kobe, limanı ile ünlüdür.
Adanın güzel bir limanı var.
Gemimiz limana yaklaşıyor.
- Limanda birçok gemi gördük.
- Limanda çok gemi gördük.
Deniz misin, liman mı?
ve liman çalışanları tarafından kutlandı
Gemi şimdi limandadır.
Bana limana giden yolu gösterir misiniz?
Kasırgaya rağmen gemi limana ulaştı.
alt yapıları kontrol ediyorlar.
Limana vardığımızda rüzgar yatıştı.
Gemi limanda demir attı.
Şu gemi bu limandan yurt dışına gider.
Porto Riko'nun harita üzerinde nerede olduğunu bana göster.
Biz zamanında limana varamayacağız. Kestirmeden gidelim.
Muhtemelen gemimizin limana geldiğini gördüler.
Gemi limana demir attı ve yükünü boşalttı.
Amcam ara sıra beni limana götürür.
Bu projeyi bitirmeyeceksin.
Fırtınadan dolayı, gemi limandan ayrılamadı.
İlk olarak Valparaíso'daki İspanyol limanını vurdu. Oradan Şilili altını ve şarabı çaldı.
Kayıp olan balıkçı teknesi güvenli bir şekilde limana döndü.
Hamburg Almanya'nın en büyük limanı ve aynı zamanda Avrupa'nın en büyük üçüncü limanıdır.