Examples of using "Flojo" in a sentence and their turkish translations:
Matematikte zayıfım.
Fizikte zayıfım.
O düğüm gevşek.
Kahvemi hafif severim.
O tembeldir.
Bu adam çok tembel!
Tom tembel bir çocuk değil.
Başka bir deyişle, o tembel.
- Tom tembeldir.
- Tom tembel.
Rüzgar zayıf.
Ödevimi yapamayacak kadar tembelim.
Fransızcada işe yaramam.
Çok tembelsin!
Ne tembel bir öğretmen!
- Beth'den onun tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması istenildi.
- Beth'e tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması rica edildi.
Tom kesinlikle aptal değil. O sadece tembel.
İngilizce onun ana dili olmasına rağmen Tom "lose" ve "loose" arasındaki farkı bilmiyor.
Onun oğlu tembel ve hiçbir şey için iyidir.
Birçok kişi "loose" ve "lose" arasındaki farkı bilmiyor gibi görünüyor.