Examples of using "Casco" in a sentence and their turkish translations:
Kaskımı aldın.
Onların her ikisi de kask giyiyorlar mıydı?
Pekâlâ, kaskımızı takalım.
Bir mermi miğferi deldi.
Onun sadece bir kaska ihtiyacı var.
- Motosiklete kasksız binmek tehlikelidir.
- Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
mola verip kaskımı çıkardık
- Kask kafanızı koruyacak.
- Kask kafanı koruyacak.
Kaskı çıkaralım. Harekete geçeceğim. Bu taraftan.
Pekâlâ, kaskımızı takalım. İpi sarkıtalım.
Kanun en güvenli koruyucudur.
Pekâlâ, hazırlanalım. Kask takıp başlayalım.
Motosiklet sürerken bir kask takmalısın.
Rio Olimpiyatlarında kasksız boks karşılaşmaları olacak.
Mermi onun miğferini sıyırdı.
Bunu bir kaskla telafi etmek çok zor.
Bir kask takalım ve sonra da fosforlu çubuklardan kullanabilirim.
Askerleri onu tanısın diye miğferini bile çıkarmıştı.
Tom miğferini çıkardı ve alnını sildi.
Bir kask giymeden motosiklete binmekte ısrar edersen, ateşle oynuyorsun.
Şantiyelerde, baretler her zaman takılmalıdır.
- Çocuklarınız bisikletlerini sürerken daima kask takıyor mu?
- Çocuklarınız bisikletlerini kullanırken her zaman kask takıyorlar mı?
Bisikletimi sürerken hep kask takarım.
Motosikletimi sürerken hep kask takarım.
Tom bisiklet kaskını çıkardı ve onu masanın üzerine koydu.
Her bir adama Roma zırhı, bronz miğfer ve oval Skutüm kalkanı temin ediliyor.