Examples of using "Atrapó" in a sentence and their turkish translations:
Biz bir fırtınaya yakalandık.
Tom topu yakaladı.
O tavuk yakaladı.
Kedi, fareyi yakaladı.
Avcı, tilkiyi yakaladı.
Şahin bir sıçan yakaladı.
Tom büyük bir balık yakaladı.
Yaşlı adam büyük bir balık yakaladı.
Kedi bir fare yakaladı.
Sol eli ile topu yakaladı.
kalp hastalığı onu uçakta yakaladı
Tom tek elle topu yakaladı.
Yirmi kelebek yakaladı.
Tom topu sağ eli ile yakaladı.
Kısa bir takipten sonra polis onu yakaladı.
Bu Tom'un yakaladığı balıklardan biri.
Tom baş ve ilk parmağı arasında bir sivrisinek yakaladı.
Bir hafta sonra Napolyon, Bennigsen'in ordusunu Friedland'da yakaladı.
İneceğimiz vadi orada! Vay canına, bir hava akımına kapıldık!
Babam dün üç balık yakaladı.
Köpeğime bir top attım ve o onu ağzıyla yakaladı.
Timsah antilopu nehri geçerken tuzağa düşürdü.
Bir çocuğu onun saatini çalarken yakaladı.
Tom bizim mahallede bir eve zorla girerken polis onu suçüstü yakaladı.
Sonra bir baktım ki köpek balığı kollarından birini ısırmış, korkunç bir ölüm dönüşü yapıyor.
Bu benim en çok takıldığım yorumlardan bir tanesiydi ve çok üzüldüğüm yorumlardan bir tanesiydi
Bir kurnaz avcı, Christopher Columbus bir zamanlar kırmızı bir başlık giydi ve ormana gitti. Şüphesiz, o büyük kötü kurdu cezbetti, onu yakaladı, ve bağıran kurdu gemisine geri götürdü.