Translation of "Atún" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Atún" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Tiene atún?
- ¿Tienes atún?
- ¿Tenés atún?
- ¿Tienen atún?

Tonbalığın var mı?

Tom abrió una lata de atún.

Tom bir ton balığı kutusu açtı.

Me comí una ensalada de atún.

Bir ton balığı salatası yedim.

Tom preparó bocadillos de atún para Mary y John.

Tom, Mary ve John için ton balıklı sandviçler hazırladı.

¿Me puede dar un kilo de filetes de atún, por favor?

Lütfen bir kilo ton balığı filetosu alabilir miyim?

La ensaladilla rusa se hace con patatas, aceitunas, atún y otras verduras.

Rus salatası, patates, zeytin, ton balığı ve diğer sebzelerle yapılır.

Tom tuvo una intoxicación de mercurio porque comía atún enlatado todos los días.

Tom her gün konserve ton balığı yemekten civa zehirlenmesi oldu.

La piel de un tiburón es mucho más áspera que la de un atún.

Bir köpek balığının derisi bir ton balığınınkinden daha kabadır.

Como no teníamos tiempo para hacer la comida nos comimos una lata de atún.

Yemek yapmaya vakit kalmadığından ton balığı konservesi yedik.