Translation of "Preparó" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Preparó" in a sentence and their turkish translations:

- Tom nos preparó una merienda.
- Tom nos preparó un bocadillo.

Tom bize bir aperitif hazırladı.

Nos preparó un aperitivo.

O bize bir aperitif hazırladı.

Ella me preparó té.

O, benim için çay yaptı.

Me preparó la cena.

Bana akşam yemeği pişirdi.

Tom preparó la cena.

Tom akşam yemeğini pişirdi.

Ella preparó el almuerzo.

O öğle yemeğini hazır aldı.

Tomás preparó el desayuno.

Tom kahvaltı pişirdi.

Tom preparó cena solo.

Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.

Alí preparó café turco.

Ali, Türk kahvesi pişirdi.

- Nos preparó una cena maravillosa.
- Ella nos preparó una comida maravillosa.

O bize harika bir yemek pişirdi.

Nos preparó una cena maravillosa.

O bize harika bir yemek pişirdi.

Mi madre preparó nuestro almuerzo.

Annem öğle yemeğini hazırladı.

Ella misma preparó la cena.

O, akşam yemeğini kendisi pişirdi.

Ella ya preparó la comida.

O çoktan yemeği yaptı.

Mamá nos preparó el almuerzo.

Annem bize öğle yemeği hazırladı.

Mi madre preparó el desayuno.

Annem kahvaltı hazırladı.

Tom preparó almuerzo para Mary.

Tom, Mary için öğle yemeği hazırladı.

Él preparó cuidadosamente su discurso.

- Konuşmasına özenle hazırlandı.
- Yapacağı konuşmayı titizlikle hazırladı.

Mi madre me preparó el almuerzo.

Annem bana öğlen yemeği hazırladı.

Se preparó para su inminente partida.

Yakın zamandaki gidişi için hazırlandı.

Ella preparó la solicitud de admisión.

Kabul için başvuru yaptı.

Tom preparó espaguetis para la cena.

Tom akşam yemeği için spagetti yaptı.

No se preparó para su examen.

Sınavı için hazır değildi.

Ella preparó sopa de verduras anoche.

O dün gece sebze çorbası pişirdi.

La madrina preparó una deliciosa tarta.

- Büyükanne lezzetli bir pasta pişirdi.
- Büyükanne lezzetli bir kek pişirdi.

Preparó una tarta para su amigo.

Arkadaşı için kek pişirdi.

Tom se preparó algo para comer.

Tom kendine yiyecek bir şey hazırladı.

Tom se preparó para lo peor.

Tom kendini en kötüsüne hazırladı.

Miyuki preparó la mesa para la fiesta.

Miyuki parti için masayı hazırladı.

Tom preparó un sándwich para el almuerzo.

Tom öğlen yemeği için bir sandviç yaptı.

Tom se preparó bien para el examen.

Tom sınav için iyi hazırlandı.

Tom no sabe quién preparó la torta.

Tom keki kimin pişirdiğini bilmiyor.

Tom se preparó una taza de té.

Tom kendine bir bardak çay yaptı.

- Se preparó la cena él solo.
- Él mismo se preparó la cena.
- Él solo se hizo la cena.

O, tek başına akşam yemeğini hazırladı.

- La hermana de George me preparó algunos sándwiches.
- La hermana de Jorge me preparó un par de sándwiches.

George'un kız kardeşi bana biraz sandviç yaptı.

El Partido Socialista le preparó como candidato presidencial.

Sosyalist parti onu başkan adayı olarak yetiştirdi.

El ejército brasileño se preparó para el ataque.

Brezilya ordusu saldırı için hazır.

Ella le preparó una tarta para su fiesta.

Onun partisi için ona bir pasta yaptı.

- Tom cocinó la cena.
- Tom preparó la cena.

Tom akşam yemeğini pişirdi.

Tom me preparó una taza de chocolate caliente.

Tom bana bir bardak sıcak çikolata yaptı.

No sabemos quién lo preparó y quién lo hizo

kim hazırlamış kim ne yapmış bilemiyoruz

Tom preparó bocadillos de atún para Mary y John.

Tom, Mary ve John için ton balıklı sandviçler hazırladı.

Mi mujer me preparó una torta de manzanas exquisita.

Karım bana nefis bir elmalı pasta yaptı.

Tom preparó una torta para el cumpleaños de Mary.

Tom Mary'nin doğum günü için fırında kek yaptı.

- Ella me hizo una torta.
- Ella me preparó una tarta.
- Ella me horneó una torta.

Bana bir pasta yaptı.