Translation of "Alimentarse" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Alimentarse" in a sentence and their turkish translations:

Por fin, una oportunidad de alimentarse.

Nihayet beslenebilecekler.

El polluelo puede alimentarse con seguridad.

Yavru, güven içinde beslenebilir.

Sus crías deben alimentarse todo el día.

Yavrularını 24 saat beslemek zorunda.

Salen a alimentarse de noche por lo general.

Genellikle gece vakti avlanıyorlar.

Y, quizás, algún escorpión venga a alimentarse de ellos.

Sonra belki bir akrep gelip o böcekleri avlamak ister.

Alimentarse en medio de la noche es extremadamente inusual.

Gecenin köründe beslenmesi hiç alışıldık bir durum değildir.

Y, así, quizás, un escorpión venga a alimentarse de ellos.

Belki bir akrep gelip böcekleri yemek ister.

Los niños dependen de los padres para alimentarse y vestirse.

Çocuklar yiyecek ve giyecek için ebeveynlerine bağlı.

Y, así, quizás, venga un escorpión para alimentarse de los insectos.

Belki bir akrep de gelir ve böceklerle beslenmeye çalışır.

Pero, en algún punto, el resto de las lobos debe alimentarse.

Ama bir noktadan sonra, fokların geri kalanları da beslenmek zorunda.

En esta época del año, suelen alimentarse de agujas de pino.

Yılın bu zamanında genelde çam iğnesiyle beslenirler.

Pero los lugares más cercanos para alimentarse pueden estar a más de 100 kilómetros.

Ama beslenecek en yakın yerlerin uzaklığı 100 kilometreyi aşabiliyor.