Examples of using "¡mata" in a sentence and their turkish translations:
Öldür!
Sigara içmek öldürür.
Hız öldürür.
O öldürüyor, ben de öldürüyorum.''
Korona boğarak öldürüyor insanları
ve bu yarasayı öldürüyor
deprem öldürmez fakirlik öldürür diye
İnsanlar insanları öldürürler.
Seni öldürmeyen seni daha güçlü yapar.
Bizi öldürmeyen şey bizi daha güçlü yapar.
Seni öldürmeyen seni daha güçlü yapacaktır.
İklim değişikliği hepimizi öldürmezse
Kılıçla yaşayan kılıçla ölecek.
Peki onları nasıl öldürüp yiyor?
- Kılıçla yaşayan kılıçla ölür.
- Su testisi su yolunda kırılır.
Beni öldürmeyen şey güçlendirir.
- Bizi öldürmeyen şey bizi daha güçlü yapar.
- Bizi öldürmeyen şey güçlendirir.
Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.
Aynı dert kişinin başına iki kez gelmez.
avcı oluyor ve o karıncayiyeni öldürüp
Mevsimsel grip her yıl 60 bin Amerikalıyı öldürüyor.
Bu zehir karafatmaları öldürüyor ama fareler için etkili değil.
Doğuştan öfkeli, binlerce leşi olan, neredeyse görünmez, ufak bir gulyabani.
Eğer beni o öldürmezse galiba bunu kendim yapacağım.
Eğer öldürmen gerekiyorsa bir fili öldür ve eğer bir soygun yapman gerekiyorsa bir hazine soy.
elli iki ülkenin güvenliğini tehdit ve milyonlarca insanı öldürür.
Öldürmüyor mu? Gerçeklerden kaçmayalım artık. Aaa doğru doğru, gripten ölen daha çok insan var sonuçta.
"Tamam, bunlar öldürdüğü hayvanlar." Öldürdüğü hayvanlara, küçük izlere ve kumdaki kazılara baktım.
Japonya'da birçok, Endonezya'da ise bir ölümden sorumlu bu ölümcül çiçeğin zehri kurbanını öldürmediği zaman bile