Translation of "людях" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "людях" in a sentence and their turkish translations:

в людях и обстоятельствах.

insan ve koşullardan bağımsız hale getirmektir.

дома или на людях,

cümlesinin ortasında lafını kesiyor

- Не суди о людях по внешности.
- Не судите о людях по внешности.

İnsanları görünüşle yargılama.

людях, живших в 2018 году.

2018'deki insanları sorarlar.

и о людях, переживающих последствия.

ve sonuçlarıyla yaşayan insanların hikayeleri.

и желание молиться в людях

ve insanlardaki Ayasofya'da namaz kılma isteği

Том хорошо разбирается в людях.

Tom insan sarrafıdır.

О людях, претворяющих политику в жизнь,

Politikayı uygulayan kişilerin

но нет никаких сомнений в людях.

ama insanda da şüphe oluşmuyor değil yani

Что вы думаете об этих людях?

Bu insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Берегите стариков.
- Заботьтесь о пожилых людях.

Yaşlı insanlarla ilgilenin.

Ты очень плохо разбираешься в людях.

Sen kötü bir insan sarrafısın.

Что ты думаешь об этих людях?

Bu insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

О людях судят по цвету кожи.

İnsanlar ten rengine göre yargılanıyor.

Мне не нравится петь при людях.

Herkesin önünde şarkı söylemekten hoşlanmam.

Том никогда не поёт на людях.

Tom halkın huzurunda asla şarkı söylemez.

В нормальных людях нет ничего исключительного.

Normal insanlarda sıradışı hiçbir şey yoktur.

Каждый раз, когда я оказываюсь на людях,

Dışarıda olduğumda

может пробуждать в людях такая вот картинка.

bu gibi sahneler insanlara hatırlatılabilir.

Мы ещё не испытывали лекарство на людях.

İlacı henüz insanlar üzerinde denemedik.

Не говори о людях за их спиной.

Onların arkalarından insanlar hakkında konuşma.

Грубо шутить над своим начальником на людях.

Patronunla herkesin önünde alay etmek kabalıktır.

Он всегда говорит плохое о других людях.

Başkaları hakkında her zaman kötü şeyler söylüyor.

После аварии она перестала бывать на людях.

O, kazasından sonra meydanda görünmeyi bıraktı.

Вы знаете что-нибудь об этих людях?

Şu insanlar hakkında bir şey biliyor musun?

На людях мы зачастую скрываем свои мысли.

Biz sık sık başkalarının önünde düşüncelerimizi gizleriz.

Она никогда не говорит о людях плохо.

O asla başka insanlar hakkında kötü konuşmaz.

Нельзя судить о людях по внешнему виду.

Bir insanı görünüşlerine göre yargılamamalısın.

Том слишком стеснителен, чтобы петь на людях.

Tom halk içinde şarkı söyleyemeyecek kadar utangaçtır.

И, наверное, больше всего о людях вроде меня,

Hatta özellike benim gibi

это рассказ о людях, живущих в этой хижине.

kulübenin içinde yaşayan insanların kimliği hakkında bir hikâye anlatır.

Она написала книгу о людях, которых она посетила.

Ziyaret ettiği kişiler hakkında bir kitap yazdı.

Том никогда не спорит с женой на людях.

Tom herkesin önünde eşi ile asla tartışmaz.

и только потом переходят на её изучение на людях.

ve daha sonra insan çalışmalarına girmesini gerektiriyor.

Они не рассказывают о людях, не рассказывают о сообществах.

Size insanlar ve topluluklar hakkında hiçbir şey söylemezler.

это история о людях с интеллектуальными отклонениями, которые прекрасны,

hikâye, özellikle zihinsel engelli insanlar iyidir,

которые будут способствовать развитию лучших клинических испытаний на людях.

çığır açan sistemler geliştiriyoruz.

Том не любит, когда Мэри критикует его на людях.

Mary onu herkesin önünde eleştirdiğinde Tom bundan hoşlanmıyor.

Так что до испытаний на людях пройдёт ещё три–пять лет.

Hâlâ insan denemelerinden üç ile beş yıl uzaktayız.

Песня Тормода о храбрых людях, поднимающихся навстречу верной смерти… оказалась предчувствием.

Thormod'un kesin ölümle yüzleşmek için yükselen cesur adamlardan oluşan şarkısı ... bir önsezi kanıtladı.

если вы делаете что-то ужасно плохое, это отрицательно сказывается на людях

bir şeyi haddinden fazla kötülerseniz insanlarda ters etki yaratıyor

Он часто говорил о людях, среди которых жил, пока был в Африке.

O, Afrika'da iken sık sık aralarında yaşadığı insanlardan bahsederdi.

- Хотелось бы от людей больше благодарности.
- Хотелось бы видеть в людях больше благодарности.

Keşke insanlar daha minnettar olsa.

- Он знает, как держать себя перед аудиторией.
- Он знает, как вести себя на людях.

Toplum içinde nasıl davranacağını bilir.

- Нашей фирме нужны такие, как вы.
- Наша компания нуждается в таких людях, как вы.

Şirketimizin senin gibi insanlara ihtiyacı var.

- Не выноси сор из избы.
- Не выставляй напоказ своё грязное бельё.
- Не стирай своё грязное бельё на людях.
- Не выметай сор из избы.

Kirli çamaşırlarını herkesin önünde havalandırma.