Examples of using "держать" in a sentence and their turkish translations:
- Devam et!
- Aynen böyle devam.
İyi şans dileyeceğim.
Bağlantıda kalın
Aferin, Tom!
Sözüne sadık kalmalısın.
Bir insan sözlerini tutmalı.
- Bravo!
- Tebrikler!
Duamızı eksik etmeyelim.
Onu sır olarak tutmalıydın.
Odanı temiz tutmalısın.
Tom haberdar edecektir.
Sana gelişmeleri bildireceğim.
Bizi burada tutamazsın.
Tom Mary'ye pencereleri açık tutmasını söyledi.
Tom Mary'ye kapıyı kapalı tutmasını söyledi.
Bu duvar insanları dışarıda tutmak için mi içeride tutmak için mi örülmüş ?
Babam benim köpek bakmama izin vermez.
Biz seni bilgili tutacağız.
Sözünü tutman çok önemli.
Gözlerimi kapalı tutacağım.
Politikacılar sözlerini tutmalı.
Sözlerini tutmalısın.
Sözünü tutmalısın.
O hançeri bu şekilde tutmalısın.
Gözlerimi açık tutmam lazım.
Sana kapıyı kapalı tutmanı söylediğimi düşündüm.
Bu sırrı saklamalıydım.
Bunu bir sır olarak tutamazsın.
Sözümüzü her zaman tutmalıyız.
E-posta yoluyla iletişimi sürdürelim.
Ağzımı kapalı tutacağım.
Onu aklımda tutacağım.
Tavsiyeni aklımda tutacağım.
Formunu korumalısın.
- Onu bir sır olarak saklamalıyım.
- Onu bir sır olarak saklamam gerekiyor.
- Onu bir sır olarak saklamak zorundayım.
Kendimi kontrol etmeye çalışacağım.
Daha ne kadar burada tutulacağız?
İnsanlar korkuyla ele geçirilebilir.
Biz bunu bir sır olarak saklamaya çalıştık.
Onu bir sır olarak saklamak zorundayız.
Biz onu gizli tutmak zorunda kaldık.
Bunu bir sır olarak saklayacağım.
Tom bizi bilgilendirmeye devam edecek.
Biz bu sırrı saklamak zorundayız.
Her zaman sözünü tutmalısın.
Onu unutmamalısın.
O sık sık sözlerini tutmayı unutur.
O ona sözünü tutmasını tavsiye etti.
Ön camı temiz tutmalısın.
Sizi gelişmelerden haberdar edeceğiz.
Ben onu gizli tutacağım. Merak etme.
Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
Ellerini temiz tutmalısın.
Dilini tutmayı öğrenmelisin.
Ellerini her zaman temiz tutmalısın.
O bunu gizli tutmamı rica ediyor.
Onu bir sır olarak saklayabiliriz.
Sadece onun elini tutmak istiyorum.
Sadece gözlerimi açık tutamıyorum.
O, ellerini cebine koyma alışkanlığını edindi.
Şu anda bir sorunla ilgileniyorum.
Bir at bakmaya gücümüz yetmiyor.
Sana sessiz kalmanı söyledim.
Ağzını kapalı tutmalıydın.
Tom onu gizli tutmamı istedi.
Tom bunu sır olarak saklamamı tavsiye etti.
Mary Tom'un elini tutmasına izin verdi.
Bu kitabı ne kadar süre ödünç alabilirim?
Tom ağzını kapalı tutmalı.
Tom o sırrı saklamalıydı.
Kendinizi kontrol etmelisiniz.
Tom bu sırrı saklamamız gerektiğini söyledi.
Sözünü tutması konusunda ona güvenebilirsin.
Babam genellikle bana şeyleri temiz tutmamı söyler.
Onları sonsuza dek karanlıkta saklayamayız.
Biz bunu sonsuza kadar sır tutamayız.
Meşgul olsan bile, verdiğin sözleri tutmalısın.
Bahse girmeyi sevmiyorum.
Bunu bir sır olarak saklayacağım. Endişelenme.
Sanırım bunu bir sır olarak saklamalıyız.
Mademki bir söz verdin, onu tutmalısın.
cesetlerin daha sağlam kalabilmesi için pramitte kuartz kullanmışlar
Bir krizde soğukkanlı olmalısın.
Tom bisikletini garajımda tutmak istedi.
Hiçbir zaman insanları hapiste tutmak için tasarlanmadı.
Bu kitabı temiz tuttuğunuz sürece ödünç alabilirsiniz.
Zemin temiz tutulmalıdır.
Onu aklımda tutacağım.
Ayakkabılarınızı tutmanın en mantıklı yeri kapının yakınındadır.
Ben sözlerimi tutmaya çalışıyorum.
Derisinin zarları sayesinde onu güvende tutabiliyor... ...ağaçların tepesinde.
Evde bir koyun bakamayız. Bununla ne yapmalıyız?
Ellerimizi temiz tutmalıyız.
Onu aklımda tutmalıyım.
- Arayı soğutmayalım.
- İletişimde kalalım.
Çocuklar havuzdan uzak tutulmalıdır.
- O bir kontrol manyağı.
- O bir kontrol bağımlısı.
- O bir kontrol delisi.