Examples of using "следовало" in a sentence and their turkish translations:
Kendini tanıtmalıydın.
O beklenmeliydi.
Kendimi tanıtmalıydım.
Beni aramamalıydın.
Onu bilmelisin.
Sana sormamalıydım.
Onları öldürmemeniz gerekirdi.
Onu öldürmemeniz gerekirdi.
Daha iyi bilmeliydim.
- Senin gitmen lazım.
- Sen başlamalısın.
Geri gelmemeliydin.
Daha önce çıkmalıydın.
Bunu beklemeliydim.
Asla boşanmamalıydım.
Onu bilmeliydim.
Mary'yi dinlemeliydim.
Biz evde kalmalıydık.
Ona izin verilmemeliydi.
Bizi beklemeliydin.
Daha nazik olmalıydım.
Bu yapılması yanlış bir şeydi.
Bir ceket giymeliydim.
- Onu yapmalıydın.
- Bunu yapmalıydın.
Bu uzun zaman önce yapılmalıydı.
Bunun olmasını beklemeliydim.
- Tom, Mary ile gitmeli.
- Tom'un Mary ile gitmesi gerekiyor.
- Tom yatakta kalmalı.
- Tom'un yatakta kalması gerekiyor.
Bir olay diğerini izledi.
Eve daha önce gelmeliydin.
Öyle yapmalıydın.
Onu görmeliydiniz.
Biz ona gerçeği söylemeliydik.
Ondan özür dilemeliydin.
Tom onu bilmeli.
- Daha kibar konuşmalıydın.
- Daha kibar bir şekilde konuşmalıydın.
Tom daha iyi bilmeliydi.
O bana teşekkür etmeli.
Buraya gelmemeliydin.
Minnetar olmalısın.
Birisine anlatmalıydım.
Daha dikkatli olmalıydı.
Onlar onu yazmamalıydı.
O onu yazmamalıydı.
Onu yazmamalıydım.
O, bir aktör olmalıydı.
Oraya gitmemeliydin.
Benim doktorun tavsiyesini almam gerekirdi.
Tom'la gitmeliydim.
Boston'da kalmalıydım.
Onu daha kısa sürede bitirmeliydim.
Tom, Mary'ye güvenmemeliydi.
Özür dilerim. İlk önce aramalıydım.
Tom Mary'ye yardım etmeyi önermeliydi.
Biz muhtemelen erken ayrılmalıydık.
Tom gerçeği söylemeliydi.
Kitabı okumalıydın.
Tom'un kovulması gerektiğini düşünüyorum.
Tom söylemesi gerekenden daha fazlasını söyledi.
Hiçbir şeye dokunmamalıydım.
Tom'un tavsiyesini dinlemeliydin.
Tom daha fazla söylemeliydi.
Ceketini giymelisin.
Sigara satışı yasaklanmalıdır.
Onlar onu biliyor olmalı.
Tom, Mary'ye söylememeliydi.
Belki de daha çok uğraşmalıydım.
Tom onu yapmamalı.
Tom'un bir mola vermesi gerekiyor.
Bana yalan söylememeliydin.
Söylemem gerekenden daha fazlasını zaten söyledim.
Senin onu yapman gerektiğini sanmıyorum.
Söylemem gerekenden daha fazlasını zaten sana söyledim.
Ona plandan bahsetmemeliydin.
Sormalıydım.
Gençken daha çok çalışmalıydım.
İkinci el bir araba almalıydı.
Sergiyi görmeliydin.
Çok daha erken söylemeliydin.
Biz onun tavsiyesini dinlemeliyiz.
Tom Mary'nin tavsiyesini izlemeliydi.
Belki Tom'u öpmemeliydim.
Oturumu kapatmamalıydım.
Şimdiye kadar eve varmış olmalı.
Onu asla çalmamalıydım.
Tom'la birlikte olmalıydım.
Bunu daha kısa sürede düşünmeliydim.
Sanırım onu söylememeliydim.
- Sanırım dinlemelisin.
- Sanırım dinlemen gerekiyor.
- Dinlemen gerektiğini düşünüyorum.
- Bence dinlemelisin.
- Bana kalırsa dinlemelisin.
Tom'la kalmalıydın.
Tom'a güvenmem gerekenden daha çok güvendim.
Tom'un mektubunu okumamalıydın.
Gerçekten buraya gelmemeliydin.
Bir marangoz gönyesine sahip olmalısın.
Ona söylememeli miydim?
Bir buçuk saat önce başlamalıydın.