Examples of using "время ты" in a sentence and their turkish translations:
Öğle yemeğini ne zaman yiyorsun?
Bu senin kalkman gereken zamandır.
- Genelde hangi saatte uyanırsın?
- Genellikle ne zaman uyanırsın?
Haberleri ne zaman izliyorsun?
Tom'u ne zaman gördün?
Bana zaman vermek zorundasın.
Her gün ne zaman uyanırsın?
Ne zaman pazara gidiyorsun?
- Havanda su dövüyorsun.
- Zamanı boşa harcıyorsun.
- Boşa kürek çekiyorsun.
- Boşa uğraşıyorsun.
Ne zaman işten çıkıyorsun?
Eğlendin mi?
Ne zaman gelmemi istiyorsun?
Genellikle işten ne zaman ayrılırsın?
Zamanımı boşa harcıyorsun.
Bana zaman kaybettiriyorsunuz.
Zamanını boşa harcıyorsun.
Saat kaçta burada olmamı istersin?
Bir süre burada bizimle kalacaksın.
En azından bir süreliğine de olsa güvendesin.
Ama bir süre sonra, farklı orman türleri görüyorsunuz.
Onları ne zaman gördün?
Onu ne zaman gördün?
- Bir süre burada kalır mısın?
- Lütfen bir süreliğine burada kalır mısın?
Yarın ne zaman çalışacaksın?
Onu istediğin zaman kullanabilirsin.
Vaktimizi boşa harcıyorsun.
Saat kaçta gelebilirsin?
Zaman harcıyorsun.
Saat kaçta çalışmaya başlıyorsunuz?
Sen kötü bir zaman seçtin.
Sabah kaçta kalkarsın?
O zaman okulda mıydın?
Ne zaman aradın?
Zamanı harcıyorsun.
Bugünlerde çok çalışıyorsun. Yorgun değil misin?
Yarın saat kaçta iş başında olmamı istersin?
İşe ne zaman başlıyorsun?
Ne zaman buluşmak istersin?
Bunca zaman Tom'la birlikte miydin?
Tom'un boş zamanlarında ne yaptığını biliyor musun?
Bir zaman makinen olsa hangi zamana gidersin?