Examples of using "баре" in a sentence and their turkish translations:
Tom bardadır.
Beni barda karşıla.
Barda seni bekleyeceğim.
Otel barında buluşalım.
Ben bir barda çalışıyorum.
Barda beklemek ister misin?
Barda biri var mıydı?
Tom barda seni bekliyor.
- Ben onunla bir barda buluştum.
- Onunla bir barda tanıştım.
Tom bir bar kavgasına başladı.
Barda tek başıma oturdum.
Tom barda yalnız oturdu.
Karaoke barda shochu içtik.
Ben barda bira içiyor olacağım.
Tom bir içki içerken barda durdu.
Tom ve Mary barda içiyor.
Tom'un barda olacağını düşündüm.
Dün gece Tom'u barda gördüm.
Tom bir Bloody Mary içerken barda oturuyordu.
Size göre ben maç izlenen gürültülü bir barım,
O barda biraya su kattıklarından şüpheleniyorum.
Tom bu barda haftada iki kez şarkı söyler.
Bardaki o kız sana sahte bir telefon numarası verdi, değil mi ?
Tom bir barda Mary'yi aldı.
Cuma akşamları denizaşırı ülkelerde eşleriyle birlikte çalışan bir grubumuz Chuck's Bar and Grill'de buluşurlar.
Tom Mary'yi aradı ve ofisinin karşısındaki barda bir içki için onunla buluşmasını rica etti.
- Polis John'un öldürüldüğünü düşündüğü zamanda, Tom bir barda Mary ile içiyordu.
- Polis John'un öldürüldüğünü düşündüğü zaman Tom Mary ile bir barda içiyordu.
Benim grup bu hafta Chuck's Bar and Grill de konser verecek. Lütfen bizi görmeye gelin.